• Hatay
  • Güncel
  • Kırıkhan
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Spor
  • Antakya
  • Eğitim
  • Köşe Yazarları
  • Fotoğraf galerisi
  • Ulusal Haberler
  • Video Galerisi
  • Ziyaretçi Defteri
  • Radyo
  • Telif Hakları
  • Reklam
  • Vardılar Medya Grubu
  • Künye
Hatayvatan.com - Hatay Haberleri

Hatayvatan.com - Hatay Haberleri

  • VIDEO GALERI
  • YAZARLAR
  • HATAY FM DİNLE
[x] Kapat
  • Hatay
  • Güncel
  • Kırıkhan
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Spor
  • Antakya
  • Eğitim
  • Köşe Yazarları
  • Iskenderun
  • HAYAD
  • Hatayvatan.com - Hatay Haberleri
ANASAYFA KÖŞE YAZARLARI 24- Kasımın Hatırlattığı Anılar
24- Kasımın Hatırlattığı Anılar

İsmet Bozoğlan

24- Kasımın Hatırlattığı Anılar

23.11.2015 04:38:40

Kırıkhan’ın Atatürk İlkokulunun Okul müdürü iken 1981 yılında İlköğretim müfettişliği kursuna gitmek üzere görevimden ayrılmak zorunda idim. O zaman gençtik. Okula beraber çalıştığımız öğretmen ve Müdür yardımcılarımız ve Okul aile birliği, koruma dernekleri yöneticileri ile çalışmış gözle görülür bir şey yapmıştık.

Okulumuzdan mezun olan öğrencilerimiz yatılı okullarda ve orta okullarda çok başarılı oluyorlar, okulda düzenlediğimiz etkinliklerle okul veli ve öğrenci dostluğu tavan yapmıştı. (Bilmiyorum bu yazdıklarım bazılarına abartılı gelebilir o zaman beraber çalıştığımız öğretmen arkadaşlarımız var. Beni yalanlayabilirler. Veya, evet diyerek o günlerin anısına aklına gelenleri yazabilirler.)

Görevden ayırmak değil, o zor yıllarda emek verdiğimiz okulumuzdan ayrıldığım zaman ben zannediyordum ki okulun düzeni bozulur. Çalışan öğretmen arkadaşlar rahatsız oluşundan dolayı çocuklarımızın eğitimi aksar şeklinde düşünüyordum. Yerime bu makamı dolduracak birini aramaya başladım. Bulduk. Arkadaşlarla istişare sonunda bulduk.

Okulumuzun en olgun ve çok sevilen görev aşkı ile çalışmaları ile kendini kabul ettirmiş olan Arif SONTUR öğretmen arkadaşımıza teklifi götürdük.

Mehmet AYAN, Seyfi Şahin ve ben “Okula müdür olmasını istediğimizi en uygun kişi olduğunu uzun” anlattık. Allah rahmet etsin mekanı cennet olsun güzel kardeşimiz durdu, durdu, “ ben bu görevi kabul edemem” dedi. Israr ettik. “Hayır beni öğrencilerimden, sınıfımdan ayırmayın” dedi. Gerçektende Arif hoca çok disiplinli, dersine hazırlıklı girer ve dakik çalışırdı. Çok başarılı öğrenciler yetiştirmişti.

Haklı idi. Ancak bizde kendimize göre haklı idik. Atatürk ilkokulu 30 öğretmenli 5 müdür yardımcısı ile Kırıkhan’ın o zamana göre en büyük okulu idi. Bizlerde 80 öncesinin zor günlerinde fedakarlık yaparak çalışmış, eğitimi sıfır olan okulu bilgi yarışmalarında, yatı okul kazanmada ve gittiği okullarda başarılı öğrencilerimizle hep başı çekiyorduk. Arif hoca müdürlük teklifini kabul etmiyordu.

Arif beyin evine gittik. Şu anda nerede ne yapıyor bilemiyorum ama, eşine durumu anlattık. Eşi “ Arif hoca abisini kırmaz onu çok sever, gidin ona söyleyin.” Dedikten sonra ekledi. “ Bu hafta Erzin’e gideceğiz.Sizlerde gelin” dedi. Çok sevindik.

Pazar günü, bir araba bulduk. Çıktık Erzin yoluna. Arabada Seyfi ŞAHİN, Mehmet AYAN, Ben ve Sadık YAKAR(Sadık YAKAR kardeşim. Allah rahmet etsin mekanı cennet olsun meslektaşımızı da başka bir yazımda yazmak isterim. )

Arif hocamızın abisinin evindeyiz. Arif Hocamız durumu sezdi, bize usulen hoş geldiniz derken “nereden geldiniz, der gibi bakıyordu.
Konuyu Rahmetlik Arif hocanın abisi Ziya SONTUR beye ( Allah rahmet etsin, mekanı cennet olsun.) Bizi dinledikten sonra, Başını kaldırdı. “ Arif bey, senden gurur duydum. Böyle güzel arkadaşların olduğu için.” Dedikten sonra, “ Bu arkadaşlarını kırma, kabul et, görevi dedi.” Arif bey “ Emredersin abi” demekle yetendi. Ter içinde kalmıştı.

Kısaca Okuldaki Müdürlük görevinden ayrıldım. Vekaleten Arif SONTUR’A okulu bıraktım. Gönlüm çok rahattı.
Böyle öğretmenler günü, öğretmenler haftası dolayısı ile bir anımı anlattım.

Gelelim bu güne, yani 35 yıl sonrasına. Ben şimdi böyle bir öğretmen arkadaş var mı? Diye düşünüyorum. Bu anda idarecilik yapmak için öğretmenlik şeref ve haysiyetini ayaklar altına alarak, inancını görüşünü hiçe sayarak, mesleğini onurunu ayaklar altına alarak sürünen bazı öğretmen arkadaşlarıma, Arif SONTUR gibi ağabeylerinin kemiklerini sızlatmamalarını istemek hakkımız olduğunu düşünüyorum.
Kimse alınmasın. Bazı öğretmenleri tenzih ederim. Ama biliyorum ki, büyük çoğunluğu hak etmediği yerde. Görev yapmakta.

Sonuç olarak, Arif SONTUR gibi olmak, ayrı bir ayrıcalıktır. Makam için öğretmen arkadaşlarının saygınlığını yitirmemelerini, saygın ve dik durdukları kadar toplumda yerlerinin, değerlerinin artacağını bilmelerini, böyle davranmalarını temenni ederim.

Öğretmenlik mesleğini, mesleklerin en şereflisi yapan vefakar cefakar tüm öğretmen arkadaşlarımın ÖĞRETMENLER KÜNÜNÜ KUTLAR hepsine başarılar dilerken, yazımı Sinoplu Diyojenin “ Yeryüzünde öğretmenlikten daha şerefli bir meslek tanımıyorum.” Sözü ile bitiriyorum sağlıcakla kalın.

ismet bozoğlan öğretmenler günü

Bu habere yorum yazmak ister misiniz ? Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

SENDE YORUM YAZ

YAZARIN DİĞER YAZILARI

15.03.2017 Gözyaşlarını, onlar farkında olamadan silmeye çalışmak

06.03.2017 Körün Aynası kulaktır, göz değil

21.02.2017 Her anlatan HAKLI

13.02.2017 EL-NUSRA ve Türkmenler

06.02.2017 Uygulamaya Göre Sonuç Alırsın

12.12.2016 Gönül Koydum, Üzüldüm, Kırıldım

30.11.2016 Birlik beraberlik buluşmasının ardından

08.11.2016 Çekirge üzerine yazılmış destan

24.10.2016 Savaş ne zaman biter?

17.10.2016 Milli Eğitim Bakanlığının tutarsız uygulamalarını

05.10.2016 Suriye Politikasında Yeni Dönem

24.09.2016 Başarı İçin : Türkmenleri Yok Saymaktan Vazgeçilmeli

22.08.2016 Hep böyle olmasın

15.08.2016 Eğitim ciddi iştir

05.08.2016 Bu Memlekette sadece Fethullah Gülen Grubu yok

01.08.2016 “Gıda Bankası’  Diye bir yer

26.07.2016 Ölen Müslümanlara Karşı Görevlerimiz  

19.07.2016 Vatandaşlık konusu

11.07.2016 Düğünlerimiz nasıl olmalı

29.06.2016 Soruyorum…

22.06.2016 Tehlikeli Oyun

13.06.2016 Birlik Olmak ( Nefret dilinden uzaklaşmakla olur )

08.06.2016 Dillendirilemeyen gerçekler

31.05.2016 KUTLU YOLCULUK

16.05.2016 BAYIR-BUCAKLININ SÖYLEYEMEDİKLERİ ( Türkiye Cumhuriyetinin ) PROJELERİ OLMALIDIR

02.05.2016 İyi ki Bayırbucak’ın ‘Garantörüyüz denildi’

26.04.2016 Bayırbucak Türkmenlerinin ‘Söylemek İstedikleri 2’

18.04.2016 Bayır-Bucak Türkmenlerinin söylemek istedikleri

10.04.2016 Suriyeli Misafirler Hakkında Kamuoyunda oluşan algı

22.03.2016 Devletin aklı aldanmamalı

15.03.2016 İŞİD’in Tarih içinde Örgütsel Gelişimi     

26.02.2016 Suriye Türkmen Meclisinde akılda kalanlar

02.02.2016 Cenevre görüşmeleri ve Türkmenlerin durumu

11.12.2015 Türkiye Cumhuriyeti’nin SURİYE’NİN TÜRKMEN BÖLGELERİNDE( belirlediği bir hedefi olmalı )

07.12.2015 Türk Demek Beklenilen Demek

02.12.2015 ‘Bayır-Bucak sınırında’ Anlatılması Zor Anlar

23.11.2015 24- Kasımın Hatırlattığı Anılar

27.10.2015 Yok sayılan Suriye Türkmenleri

07.10.2015 Bayrağa Saygı Nasıl Anlatılıp Nasıl Anlaşılmalı?

19.09.2015 Bu Manşet Haberler Unutulmamalı

DİĞER YAZARLAR

Ahmet Hamdi Ayan
<?php echo $user->display_name ?>
Keşif-İlham-Rüya ve Yeni Müfredat Programı
İsmet Bozoğlan
<?php echo $user->display_name ?>
Gözyaşlarını, onlar farkında olamadan silmeye çalışmak
Rahmi VARDI
<?php echo $user->display_name ?>
Hüseyin Yayman
Sait Karataş
<?php echo $user->display_name ?>
İslam Ne Değildir
Şeref Vardi
<?php echo $user->display_name ?>
Temiz Hava Çocuklardaki ‘Astım’ şikayetlerini azaltıyor
  • Vardılar Medya Grubu
  • Telif Hakları
  • Reklam
  • Künye
  • Bize Ulaşın
  • Hatay
  • Güncel
  • Kırıkhan
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Spor
  • Eğitim
  • Antakya
  • Altınözü
  • Arsuz
  • Belen
  • Defne
  • Hassa
  • Payas
  • Reyhanlı

© 2017 Vardılar Medya Grubu Tüm hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılması yasaktır.