M. Adil ÇETİN
Araştırmacı – Yazar
Bir varmış bir yokmuş diye başlar bütün masallar. Hatay masalları da böyle başlıyor. Hatay masalları deyince, Antakya Belediyesi Kültür Yayınları’ndan çıkan “Bir Varmış Bir Yokmuş Hatay Masalları” adlı kitap kitaplığımızdaki yerini alıyor. Kitap, Hatay Kültür ve Turizm Müdürlüğü de yapmış olan Sayın Nizamettin Duran tarafından derlenmiştir. Kitabın birinci baskısı Şubat 2012’de yapılmıştır. Cilt ve baskısı gayet güzel olmuş ve renkli resimler kullanılmıştır. Kitapta 16 masal bulunmakta ve 220 sayfadan oluşmaktadır. Kitabın sonunda “Filmler, Çizgi Filmler, Masallar ve Kahramanlar Üzerine Bir Yazı”, “Masal Dünyası Hakkında Biraz Bilgi” başlıklı iki adet yazı bulunmaktadır.
Hiç unutmuyorum, kendi çocuğum her gece yatağa girdiğimizde muhakkak bir masal anlattırırdı bana. Bazen masal kitapları okurdum, çoğu zaman ise ailemizin hayatından ve çevremizden bazı kesitleri birer masal şeklinde anlatırdım oğluma… İlerleyen zamanlarda anlattıklarımın gerçek hayattan alındığını anlamaya başlamıştı oğlum Alihan. Her çocuğun dünyasında önemli bir yeri vardır masalların. Masallar sayesinde çocuğun hayal dünyası gelişir. Düşünmesi, konuşması, anlaması böylece ilerler.
Antakya Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, kitaba yazdığı Sunuş yazısında, “Dünyanın dört bir tarafında çocuklara masallar anlatılmıştır, uzun kış gecelerinde. Hele bir de anlatıcısını buldunuz mu, insana bitimsiz keyif verir. Bizde de köyümüzde, kasabamızda hep anlatıla gelmiştir. Çünkü masal dünyası, ihmal edilmeyecek bir dünyadır. Vermek istediğiniz pek çok masajı masallarla çok kolay verebiliyorsunuz. Masal dünyası, çocuklarla diyalog kurmanın sihirli yoludur. Bu yolla, çocuklarımızın hayal dünyalarını, güzellik, doğruluk, çalışma öğeleriyle süslemekteyiz. Ergeç doğruluğun kazanacağını, kötülüğün kaybedeceğini ve en büyük gücün doğruluk olduğunu bu yolla öğretmekteyiz. Ancak ne yazık ki engin kültürümüzün bir parçası olan masallar, neredeyse unutulmuştur veya unutulmaya terk edilmiştir. Kaç kişi bir masalı çocuğuna doğru dürüst anlatabilir ki? Bir yoklayın kendinizi! Onun içindir ki sahip olduğumuz değerlerin kıymetini iyi bilmemiz gerekiyor…” demektedir.
Yazar Nizamettin Duran, bu çalışmayla ilgili olarak Önsöz’de şunu söylüyor: “Bizim de kültürümüzün bu eşsiz tarafını, teknolojiye kurban vermeye, böylelikle kaybolmasına gönlümüz razı olmadı. Kalktık gezdik, dolaştık… Köy köy, kasaba kasaba… Derlemeye çalıştık, kültürümüzün bu engin mirasından birazını. Keşke masal anlatıcılarının bizzat ağzından dinleyebilseydik… Keşke!.. Fakat ne mümkün, onlar çoktan göçüp gitmişlerdi. “Bari” dedik, “Anlattıkları da gitmesin…” Bu kaygıyla araştırdık ve sizlere sunmaya çalıştık… Ümit ederim ki kültür hazinemize katkımız olmuştur…”
Çocuklarımızın geleceğini önemli ölçüde etkileyen böyle masalları derleyerek hem unutulmasını önlemek hem de daha fazla insan tarafından öğrenilmesini sağlamak açısından önemli bir hizmeti gerçekleştiren Sayın Nizamettin Duran’ı kutluyorum. Bu masalları çocuklarımızın okumalarını veya dinlemelerini diliyorum.
