CHP Hatay İl Başkanı Servet Mullaoğlu, HRT de konuk olduğu ‘Demokrasi Bulvarı’ Programında eleştirilerin hedefinde olan Büyükşehir Belediyesi sınırları başta olmak üzere 2014 seçimlerinde CHP’nin Büyükşehir adayları yanı sıra AKP ve CHP’nin Suriye politikası ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Büyükşehir Belediyesi adaylığı için bugüne kadar il başkanı olarak kendisine gelerek aday olduklarını söyleyen iki isim bulunduğunu belirten Mullaoğlu, “Henüz zaman çok erken. Süreç neyi gösterir bugünden kestirmek mümkün değil. Ancak Büyükşehir Belediyesi adaylığı için İsmail Kara ve Mahmut Balcı’nın adları kuliste dolaşıyor. Onların aday olduklarını biliyorum Bunun dışında bir ara Sayın Nihat Matkap’ın adı geçti ancak daha sonra Büyükşehir Belediyesine aday olmayacağını kendileri açıkladılar” dedi. Büyükşehir Belediyesi tartışmalarında Defne ilçesinin gündem oluşturduğunu hatırlatan CHP Hatay İl Başkanı Servet Mullaoğlu, “Biz ilk günden ne dediysek halen aynı cümleleri söylüyoruz. Evet Defne ilçesinde siyasi bir rant ağırlık kazandı.
Bu nedenle de CHP Genel Merkezi olarak konuyu yargıya taşıdık. Yargıdan çıkacak kararı bekliyoruz” dedi. CHP’nin sanki Büyükşehir Belediyesine karşıymış gibi bir algının kamuoyunda oluştuğundan söz eden Mullaoğlu, CHP’nin Büyükşehir Belediyesine bir itirazı olmadığını tam aksine desteklediklerini ancak sınırların belirlenmesiyle ilgili tereddütleri bulunduğunu belirtti. Program akışı içinde kamuoyunun ilk kez duyduğu çarpıcı cümleleri ise Servet Mullaoğlu Suriye konusu açıldığında dile getirdi.
Kamuoyunun ‘Hatay’da CHP özellikle Suriye konusunda gerçekleştirilen eylemlerde aktif rol oynamadı. Halk yalnız kaldı’ şeklindeki eleştirilere yanıt veren Servet Mullaoğlu, “Öyle şey olur mu? CHP kadar aktif rol oynayan oldu mu? Suriye konusunu Türkiye’nin gündemine biz taşıdık. AK Parti politikasını bizden başka kararlılıkla eleştiren oldu mu?” şeklinde yanıtladı. Mullaoğlu, Suriye konusu ile ilgili ilk gösterinin hatırlanacağı üzere Yeni Şafak Gazetesinin desteği ile Hatay’da gerçekleştirmek için harekete geçildiğini ve organizatörlüğünün yine aynı gazetenin Yazarı Hakan Albayrak tarafından yapıldığını hatırlatarak, “O günlerde ben kendim Hakan Albayrak’ı telefonla aradım. Ona ayrıca mail attım. Bu eylemi Hatay’da gerçekleştirmeyin.
Hatay’da ki barış sürecine ve hoşgörü ortamına zarar verir demiştim. Oda sağ olsun saygıyla karşıladı. Zaten Valilikte izin vermemişti ve o eylem öyle burada yapılmadı. Bu çerçevede, Hatay’da yapılacak gösterilere şu veya bu kesimden kim yapmak istediyse sıcak bakmadık. Ancak karşı da koymadık. İnsanların demokratik haklarını ortaya koymalarına engel olmaya çalışmak gibi bir gayemiz olmadı olamaz da. Hatay’ın birlik ve beraberliğine zarar verecek etkinliklerin içinde yer almamız düşünülmemedir dedi
