featured

Cemaat – Tarikat eleştirisi

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Köşemin ismini bile isteye “ezber bozumu” seçtim. Aslında çok iddialı sözdü bu, inşallah bu ismin içeriğini doldurabilirim. Aslında insanların ezberini bozmak çok zor bir olay. Bu ve diğer yazılarımı sabırla okumanızı, anlamaya çalışmanızı istiyorum.

Cemaat kelimesi toplanmak bir araya getirmek anlamındaki “cem” kökünden türetilmiş Arapça kelimedir. İnsan topluluğu, bir araya gelen insan grubu anlamındaki cemaat kavramı günümüzde kavramsallaşan manasıyla İslam’ı anlama yaşama noktasında farklılaşan grupları ifade etmektedir.

Bu kavramsallaşma dil ve din açısından uygun olmayıp Kuran da geçmez. Kuran da geçen şekli dar kapsamlı olup toplanma bir araya gelme manasındadır. İslam toplumunun bölünmüşlüğü (cemaatleşmeleri/tarikatlaşmaları) kabul edilemez olduğundan Kuran tüm İslam toplumunu kapsamlı kavram olan “ümmet” olarak tanımlar parçacıklara bölünmesine izin verilmez:
“Muhakkak ki, bu sizin ümmetiniz bir tek ümmettir; çünkü hepinizin Rabbi Benim; öyleyse Bana karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun! Ama (sizi izlediklerini söyleyen toplumlar) aralarındaki bu birliği bozup parça parça oldular; her hizip (ancak) kendi benimsediği (öğretinin dar ve katı kalıpları) içinde rahat soluk alır oldu.” (müminun 52-53)

Bu ayetle örtüşen Allah Resulünün müthiş öngörüsünü paylaşmak istiyorum:

“Yahudiler yetmiş bir fırkaya, Hristiyanlar yetmiş iki fırkaya bölünmüşlerdir; benim ümmetim ise yetmiş üç fırkaya bölünecektir.”
Arapça dili gereği burada zikredilen rakamlar sayısal değeri değil “çokluğu” ifade etmektedir. Burada Allah elçisinin ifade etmek istediği husus, Müslüman olduklarını iddia edenlerin sonraki çağlarda pek çok hizip ve fırkalara ayrılacağı, hatta bu konuda Yahudi ve Hristiyanları bile geride bırakacakları hususudur.

“Hep birlikte Allah’ın ipine (Kuran’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin… İşte Allah size ayetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz.” (ali İmran 103)

Allah ve elçisi bunları derken İslam dünyasındaki bu bölünmüşlük kesinlikle Allah’ın muradı değildir. Cemaatler/tarikatlar sağlıklı ortamların neticesi olmayıp vahiyden, akıldan ve bilimden (Allah’ın kanunlarından) kopuşun yaşandığı çarpık yapılaşma ürünleridir.

Bu gruplar Allah’ın dininden ziyade kendi gruplarına hizmette yarışır hale gelmişlerdir. Bu gruplar üyelerine İslami şuur kazandıracakları yerde kendi grup sultasına hizmet ve insan kazandırma peşindeler. Her cemaat/tarikat kendini diğer gruplardan üstün ve en doğru yolda gördükleri için üyeleri de diğerlerinden avantajlı konuma gelmektedir. Herhangi bir sorun yaşandığında adalet bir kenara bırakılmakta ve her grup kendi bireyine itibar etmekte ve kendi üyesinin haksızlığına rağmen bile bile desteklemektedir.

Cemaatler/tarikatlar yardımlaşma, etkinlik ve faaliyetlerinde diğer gruplarla işbirliği yapmamakta hatta diğer grupların etkinliklerine katkı ve katılım sağlamamaktadır.

Cemaatlerde/tarikatlarda eleştiri kültürü olmayıp lider veya lider grubunun sultası hakimdir. Bu kişilerin dinde allame olduğu, en doğruyu düşüneceği, hikmetli düşüneceği, hata etmeyeceği kabul edilir (yarı tanrılık). Her zaman bir bildikleri farz edilen lider sultalı gruplarda üyeler pasiftir, söz hakkı yoktur sadece verilen görevi yerine getirirler.

Cemaat ve tarikatlar da en büyük sorun ve bölünmüşlük nedeni dini öğrenmedeki kaynak sorunudur. Her grubun kendi kitapları var ve kimi zaman öyle bir taassup gelişiyor ki kendi gruplarının kitapları dışında kitap okunmuyorlar. Her grubun kendi lider örnekliği ve kitapları olunca bölünme, parçalanma, hizipleşme ve taassupta derinleşme kaçınılmaz olmaktadır. Velhasıl cemaat ve tarikatların insanlara dosdoğru yolu gösterme kapasite ve imkanları kalmamıştır.

İslam Allah’ın insanoğlu için seçtiği güzide din. Dünyayı imar için tasarlanan insana bireysel ve toplumsal görevler verilmiştir. İnsanoğlu dünyayı imar ve yaşanabilir hale getirebilmesinin koşulu/yasası parçalanmamış “tek ümmet, tek topluluk” olabilmekten geçiyor.

Tek ümmetin formülü; İslam dininin tek kaynağı Kuran’dır, örnekliği Allah Resulüdür, akletme ve bilimin (Allah’ın kanunlarının) keşfidir.

Kalın sağlıcakla..

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Cemaat – Tarikat eleştirisi

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 Yorum

  1. 29 Mayıs 2014, 14:22

    ismet abi ve remzi bey teşekkür ederim. saldırı beklerken olumlu yaklaşımların olması beni çok mutlu etti. inşallah bu konuları açmaya ezberleri bozmaya devam edeceğim..

    Cevapla
  2. 28 Mayıs 2014, 16:00

    Eline sağlık Sait bey. Konu güncel ve daha da derinlik gerekiyor. Lütfen devam edin . Misal olarak bazı tarikatın içini açın çekinmeden yazın. İnanın büyük iyilik yapmış olacaksınız. Remzi beyin yorumundaki o önyargılı yaklaşmadan bunlar yapılırsa faydalı olur.

    Cevapla
  3. Sait Bey yazı için Allah razı olsun.Bu gibi yazı dizilerininin devamını diliyorum.Olaylara ön yargılı yaklaşılmadığı zaman çok güzel şeyler ortaya çıkmaktadır.

    Cevapla