CHP Halk Partisi Olacak mı?

CHP, devleti kuran parti olma iddiasından hiçbir zaman vazgeçmedi.

Kendisini devletle aynı gören CHP, kendi haricindeki siyasi oluşumları hep küçük gördü. Kendilerinin bile ne olduklarını tam olarak bilmedikleri “cumhuriyet” değerleri dedikleri kavramlarla siyaset yapmaya çalıştılar. Bundan dolayı sürekli laiklik, irtica ve cumhuriyet tekerlemesine mahkum olmak onları dar bir alana hapsetti. Dar alanın adı muhalefet…

Siyaseti ve halkı dışlayan üstenci bir tutumla iktidar olunamayacağını gördüklerinde politika değişikliğinin şart olduğunu anladılar. Müftü, hatta ilahiyat hocası adaylar, çarşaflılara törenle rozet takmalar bile muhafazakar seçmeni ikna edemeyecekti. Vaziyeti kurtarmak için atılan sembolik adımlara tahammül edemeyen bir kesimin parti içerisindeki varlığı, CHP’nin dönüşümünün ne kadar zor olduğunu göstermek için yeterli idi.

Sembolik adımların sahibi Deniz Baykal. Yani esneme Baykal ile başlamıştı.

Baykal sonrası genel başkan olan Kemal Kılıçdaroğlu ise sembolik adımların da ötesine geçmeye kararlı. Yerel seçimlerde bazı yerlerde “ülkücü”leri aday göstermesini basit faydacı yaklaşım olarak değerlendirenleri bir kez daha şaşırtarak devletin partisini [varlığını inkar edercesine] değiştireceğini gösterdi. Bu şaşırtıcı adım, İslamcı bir kişinin cumhurbaşkanı adayı gösterilmesi. Sorun sadece CHP’nin ortak aday olarak bir İslamcı’yı göstermekten ibaret değildi tabi. Asıl garip olan husus, cumhuriyetin ilanıyla kendisini güvende hissetmeyip ülkeden ayrılan birinin oğlunu cumhuriyeti kuran partinin aday göstermesi.

Tam bir paradoks!
Bu paradoksal duruma dayanarak, CHP’nin cumhuriyet değerleri diyerek somut karşılıkları olmayan kavramlar üzerinden siyaset yapmayı bırakacağını söylemek mümkün mü?

Mümkün ise, bu durum siyasetin normalleşmesine büyük katkı sunar.

Peki kutuplaşmanın bu kadar arttığı bir ortamda CHP’nin sıra dışı bahse konu adımıyla siyasetin normalleşme şansı var mı?
Tek başına elbette yok. Lakin CHP, son dönemde halk partisi olma yönünde epey çaba gösteriyor. Dinden ve dini değerlerden daima uzak duran CHP, artık iftar programları düzenliyor. Buna ilaveten bazı CHP yayın organları ( Halk TV gibi) ramazan programları yapıyorlar.

Az şey mi?

Nerden nereye?

Klasik laiklik, irtica ve cumhuriyet sloganlarıyla kendini gösterme gayretinde olan bazı CHP’lilerin varlıkları bence CHP’yi halk partisi olma yolundan çevirecek kadar önemli değil.

Şahsen ben CHP’nin yavaş yavaş halk partisi olacağına inanıyorum.

Zaman alacak ama olacak…