Kandiller geçidi olarak bilinen mübarek üç ayların üçüncü kandil gecesi olan Berat Kandilini, 10 Mayıs Çarşamba günü idrak edeceğiz. Berat Gecesi, Kur’an-ı Kerimin tamamı levhi mahfuzdan dünya semasına toptan indirildiği gecedir. Kadir gecesinde ise peygamberimize ilk kez parça parça indirilmeğe başlanmıştır. Berat gecesini üstün kılan birçok özelliği vardır: Bu gece bağışlanma ve af gecesidir. Allah’ın rahmetinin coştuğu gecedir. Bu gecede yapılan ibadetlerin fazileti çok büyüktür. Bu gecede önemli, hikmetli işlerin seçimi ve ayırımı yapılır. Bu gecede Peygamberimize şefaat yetkisinin tamamı verilmiştir. Bu geceyi ibadetle geçirenlere yardımcı olması amacıyla Allah tarafından yeryüzüne melekler gönderilir. Kıblenin Kudüs’teki Mescid-i Aksa’dan Mekke’deki Kâbe istikametine çevrilmesi de Berat gecesinde gerçekleştiği bir kısım âlimler tarafından kabul edilmektedir.
Böyle mübarek gün ve geceler, Kur’an-ı Kerimle buluşma, Hz. Peygamber’in evrensel öğütlerine kulak verme ve O’nun sünneti ile hayat bulma fırsatlarıdır. Bu gece, Kur’an-ı Kerim’in bizlere öğrettiği “Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden (kaybedenlerden) oluruz” (A’raf 7/23) gibi dualarla ve Sevgili Peygamberimizin (s.a.v.) bu gece bolca yaptığı “Allah’ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyorum, senden yine sana iltica ediyorum. Senin şanın yücedir. Sana yaptığım senayı, senin kendine yaptığın senaya denk bulmuyorum. Sana layık bir surette hamd etmekten acizim.” (Müslim, Salat 222/1090, İbni Mace 3841) duasıyla Yüce Rabbimize yalvarma ve yakarma zamanıdır.
Berat Gecesine ait özel bir namaz yoktur. Bu geceye ait kılınacak namazlarla ilgili olarak âlimlerin ortak bir görüşü olmadığı, İmam Nevevi gibi âlimler bunun aslının olmadığını ve bid’at olduğunu kaydetmişlerdir.
Bu gecenin feyz ve bereketinden istifade edebilmek için bol bol dua edelim, yoksulları koruyalım, elimizde olan nimetleri paylaşalım, İslam’ın kardeşlik hukukunu uygulayalım. Kur’an-ı Kerim’in ışığı 14 asır önce karanlık ve zulmü nasıl ber taraf etti ise aynı aşk ve ümitle Kur’an ve Sünnet aydınlığından istifadeye koşalım, farz ve nafile ibadetlerle Allah’a yalvaralım, Kur’an okuyalım, kendimize, ailemize, memleketimize ve tüm alemi İslam’a dua edelim. “Siz tevbe edin ben kabul edeyim” “Rahmetim azabımı geçti” buyuran Allah’a sığınalım ki, kurtuluş beratımızı Rabbimizden alalım.
Berat Kandilini idrak ettiğimiz bu günde, aziz milletimiz ve İslam coğrafyası büyük bir imtihanla karşı karşıyadır. Birçok imtihanı başarıyla bitirdiğimiz gibi bu imtihanda da başarılı olmamız, ülkemizin ve gönül coğrafyamızın bir acı ve elem coğrafyası olmaktan kurtularak, yeniden bir ilim ve medeniyet coğrafyasına dönüşmesi için Yüce Rabbimize niyazda bulunmalıyız. Bu şuur içerisinde ihya edeceğimiz Berat Kandilinin hepimiz için hayırlara vesile olmasını Yüce Allah’tan niyaz eder, başta ülkemiz olmak üzere tüm İslam âleminin Berat Kandilini tebrik ederim. Peygamber Efendimizin duasıyla mesajıma son vermek istiyorum: “Allah’ım Recep ve Şaban’ı bize mübarek kıl, bizi Ramazan’a kavuştur.” Kandilimiz hayırlı, dualarımız makbul olsun.
