MKÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Hatay’ın Sağlık Merkezi Haline Geldi
Geçmiş yıllarda Hatay bölgesindeki hastaların çoğu tedavi olmak üzere çevre illerdeki hastanelere başvuruyorlardı. Umudunu dışarıda arayan hastalar, gerek ekonomik giderlerin çokluğu gerekse de uzun yol çilesiyle birlikte moral olarak da çöküntüye uğruyorlardı. En küçük rahatsızlıklarda bile yetişmiş doktor sayısının azlığı ve ihtiyaca cevap vermeyen tıbbi cihazların yetersizliğinden dolayı hastalar, çareyi Adana ve Ankara başta olmak üzere başka yerlerde arıyorlardı. Üstelik buralardaki hasta sayılarının çokluğunu da göz önüne aldığımızda hastaların günler hatta haftalarca sıra beklemeleri kaçınılmaz oluyordu.
MKÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Yunus Doğramacı ise artık bunların geride kaldığını dile getirdi. Doğramacı, MKÜ basın bürosuna yaptığı açıklamada hastane bünyesine dâhil olan nitelikli doktorlar ve alınan tıbbi cihazlarla birlikte Hatay ili sınırları içerisindeki hastalara kaliteli bir tedavi imkanı sunduklarını söyledi.
KANSER TEDAVİSİNDE KULLANILAN “PET-CT” SADECE MKÜ ARAŞTIRMA HASTANESİNDE
Açıklamalarına kanser teşhisi ve tedavisinde çok önemli bir tanı yöntemi olan pet-ct ile başlayan Doç. Dr. Yunus Doğramacı, bu yöntemin Hatay ilinde sadece kendi hastanelerinde bulunduğunu belirterek, “Pet-ct Hatay ili için büyük bir avantajdır.” dedi. Genel olarak pet ct’de büyük illerde bile uzun sıralı kuyrukların olduğunu aktaran Doğramacı, “Bizim hastanede hastalar hiç sıra beklemeden hemen aynı günde gerekli işlemleri yapılıp hastalığın tanısı konulabiliyor.” diye ekledi.
HASTANE “TAŞ KIRMA” YÖNTEMİNDE OLDUKÇA İDDİALI
Bunun haricinde üroloji bölümünde ciddi ilerlemelerin olduğunu ve bölüm başkanı Prof. Dr. Sadık Görür tarafından önemli tedavilerin gerçekleştirildiğini dile getiren Doç. Dr. Yunus Doğramacı, diğer öğretim üyelerinin de aynı şekilde başarılı operasyonlar yaptıklarını söylediği konuşmasında özellikle taş kırma ve kapalı yöntemlerle ilgili büyük ilerlemelerin olduğundan söz etti. Zira daha önceden bu hastaların birçoğunun Adana ve Ankara’ya gitmek zorunda kaldıklarını ve özellikle bu alanda önemli ilerlemeler olduğuna vurgu yaptı.
Araştırma Hastanesi’nde kanser tedavisi konusunda gerçekleşen başarılı operasyonlara da değinen Doç. Dr. Doğramacı, geçtiğimiz günlerde genel cerrahiden Yrd. Doç. Dr. Akın Aydoğan’ın kapalı yöntemle büyük bir kanser ameliyatı yaptığını ifade etti. Açık ameliyatta hastanın iki üç haftada kendine gelemediğini hatırlatan Doğramacı, Yrd. Doç. Dr. Aydoğan’ın kapalı yöntemlerle iki veya üç laproskopik giriş kullandığını ve sadece girişlerde ciddi bir kanser rezeksiyonu yaptığını söyledi. Bunun da Hatay için büyük bir gelişme olduğunun altını çizdi.
PROTEZ YÖNTEMİNDE HATIRI SAYILIR BAŞARILAR ELDE EDİLDİ
Ortopedi bölümündeki ilerlemelerden söz ettiği açıklamalarında protez ve ileri hastalıkların tedavisinde hatırı sayılır bir başarıya imza attıklarını dile getiren Doç. Dr. Yunus Doğramacı bu konuda şunları aktardı: “Avrupa’nın en ünlü cerrahlarından birisi olan Prof. Dr. Hangody László geçen hafta misafirimiz oldu. Buraya geldi. Prof. Dr. Hangody Amerika ve Macaristan’da çok ünlü bir hoca. Bizim üniversitemizle işbirliği yaparak burada kurs düzenledi. Ortopedi bölümünde hemen hemen Türkiye’nin birçok ilinden hocalar geldi kursa katıldı. Gayet de başarılı geçti.”
KARDİYOLOJİ BÖLÜMÜ YENİ HOCALARLA BİRLİKTE İVME KAZANDI
Kardiyoloji bölümünün çok aktif bir şekilde çalıştığından söz eden Doğramacı, Hatay ilinde yapılması zor olan anjiyo ve bypass ameliyatlarının başarılı bir şekilde yapıldığını bununla beraber kardiyoloji ile kalp damar cerrahisinin işbirliği içerisinde çalıştığını not düşen Doğramacı, “Kalp damar cerrahisinde Prof. Dr. Orhan Veli Doğan, aktif bir şekilde hem pediatrik hem erişkin açık kalp ameliyatları ve bypass ameliyatları yapıyor. Günde üç dört tane ciddi büyük ameliyatlar yapıyor. Hastanın kalış süresi de azaldı hastanede. İki üç gün sonra hastalar taburcu ediliyor. Kardiyolojide de aynı şekilde kalp krizi ve kalp krizi riski olan hastalar için hem yapılan tetkiklerde hem yapılan işlemlerde artık başka illere gitmeye gerek kalmadı. Ayrıca kalp ritim bozuklukları çarpıntı şeklinde falan zor vakaları da elektrofizyolojik çalışmalarla şuanda rahat bir şekilde tedavi ediyoruz.” dedi.
Başhekim Doç. Dr. Yunus Doğramacı açıklamalarında hastaların özellikle diğer illere gitmesinin gerek kalmadığını kaydetti. Kalp damar cerrahisinde yapılan tedavileri ön plana çıkaran Doğramacı hastana kadrosuna yeni dahil olan Prof. Dr. Orhan Veli Doğan’ın katkısıyla birlikte pediatrik (çocuk) vakalarda önemli başarılar elde edildiğini aktardı. Alınan teknolojik cihazların da başarıda büyük bir pay sahibi olduğunu kaydeden Doğramacı, “Şu anda uluslararası standartlarda ve hemen hemen en iyi aletlere sahibiz.” diye ekledi.
3. BASAMAK YENİDOĞAN ÜNİTESİ HATAY İLİNDE SADECE ARAŞTIRMA HASTANESİNDE
Yenidoğan yoğun bakıma Yrd. Doç. Dr. Selda Arslan’ın geldiğini bildiren Doğramacı, “Selda hoca ile birlikte orası da ciddi bir ilerleme gösterdi. Hemen hemen çok erken doğan çocukların bile ölüm riski çok azaldı ve 5 aylık doğan çocuklarda bile yaşama şansı çok yüksek şu anda. Yenidoğan ünitesinde Hatay ili içerisinde ölüm oranı en düşük hastane bizim hastanemiz. Selda hanımla birlikte 3. Basamak yenidoğan ünitesini burada açtık. Şu anda 3. Basamak yenidoğan Hatay ili içerisinde tek bizim üniversitemizde mevcut. Ayrıca yoğun bakım eğitim sertifikası olan tek hastane olduğumuzu da hatırlatmak isteriz. Hemşireleri eğitip yoğun bakım sertifikası verebiliyoruz.” şeklinde konuştu.
Hemen hemen bütün birimlerde çok iddialı olduklarını ve hocaların kendi alanlarında önemli başarılara imza attıklarını belirten Doç. Dr. Yunus Doğramacı Hatay ilinde pediatrik kardiyolojinin de şu anda sadece kendi hastanelerinde olduğunu dile getirdiği ifadelerinde şunları aktardı: “Özellikle pediatrik kardiyolojik vakalar tüm illerde ciddi sıkıntıdır ve çok azdır. Hatay’da bizim üniversitemizde var. Onu da duyurmak istiyorum. Yandal olarak endokrinoloji bölümümüz çok aktif, üç tane hocamız var. Bir Profesör, bir doçent ve bir de yardımcı doçentimiz bulunuyor. Çok aktif bir şekilde çalışıyorlar. Hatay’da endokrinle ilgili çok ciddi bir sıkıntı var. Ciddi bir diyabet ve troid popülasyonu mevcut burada. En ileri teknolojiyle cerrahide genel cerrahideki hocalarımız, nükleer tıpta nükleer tıptaki hocalarımız ve endokrinde endokrindeki hocalarımız işbirliğiyle çalışıyorlar. Artık o alanda da herhangi bir ile gitmeye gerek kalmadı.”
HASTA MEMNUNİYETİNİ ÖNEMSEYEN BİR HASTANE
MKÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Yunus Doğramacı açıklamalarının sonunda şunları belirtti: “Gerek doktorlarımızın niteliği gerekse teknolojik cihazların üniversiteye kazandırılması neticesinde hastalar açısından cazibe merkezi oldu hastanemiz. Hastaneye günlük olarak ortalama bin 500 civarında hasta başvuruyor. Bu hastaların memnuniyet derecelerini ölçmek için ise bizim kalite birimimiz var hastanemizde. Kalite birimi bu işi değerlendiriyor. Ayrıca hasta şikâyet hakları kutusu da var onları da biz değerlendiriyoruz. ‘Duruma göre ne yapabiliriz?’ şeklinde değerlendiriyoruz. Gerekirse sıraları azaltabiliriz. ‘Dekanlığımızla koordineli olarak hastaları daha iyi bir şekilde nasıl memnun edebiliriz?’ diye konuşuyoruz. Hastalarımızı başvurdukları süre içerisinde yahut da birkaç gün sonrasında tedavi veya ameliyat etmek için ciddi çaba harcıyoruz. İnşallah onda da iyi bir ilerleme kaydedeceğiz. Hastalarımıza kısa sürede geri dönüşümler sağlıyoruz. Şikayet veya memnuniyet olduğu zaman iki tarafa da aynı anda bildiriyoruz. Yatak kapasitesi yoğun bakımlarla birlikte 550. Hastanemizde cerrahi ve dahili ünitelerin tamamı mevcut. Devlet ve özel hastanelerde tedavi göremeyen 3. basamak vakıalar bizlere başvuruyor.”
