featured

Suriyeli Misafirler Hakkında Kamuoyunda oluşan algı

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kamuoyunda, Suriyeli Misafirler ( Mülteci veya sığınmacılar ) hakkında oluşan algı hakkında bilen bilmeyen, ilgisi olan olmayan, herkes bir şeyler söylüyor. Bu bilinçsiz söylemler bir çok kişiyi yanlış yönlendiriyor ve kamuoyu da söylenenlere doğrusu söylenmediği için inanıyor. Haklı olarak. Ben bu konuyu birazda bilgilendirme amacı ile okuyucularıma ve devlet yöneticilerine şahsi görüş ve düşüncelerimi aktarmak istiyorum.

Kamuoyundaki yanlış konulardan;

1-Her gün sokakta, Pazarda, caddede velhasıl her baktığı yerde Suriyelileri görenler, “ bunlar burada ne yapıyorlar. Gitsinler toprakları için savaşsınlar. Alıştılar hazır yemeye, oh ne ala.” Diyorlar ve böylece, yavaş yavaş, Suriyelilere karşı şimdi olmasa bile yakın zaman içinde biriken kin, nefret baskısı patlayabilir. Bu algının niçin böyle olduğu hakkındaki görüşüm.

Sayın Hatay valisinin verdiği bilgiye göre: İlimizde 402 bin Suriyeli var. Türkiye’de 3 milyon Suriyeli var. Ben bu rakamların kayıt altında olanlar olarak görüyorum. İlimizde 402 bin değil belki 502 bin veya 602 bin Suriyeli vardır. Türkiye’de de öyle verilen rakamın iki katı olabilir.

Türkiye’ye gelen Türkmen sayısı 285 bin. Siz ona 300-350 bin deyin. Bu rakamın yarısı çocuk, kadın ve yaşlı kabul edersek. 150 bin eli silah tutan Türkmen vardır. Evet eli silah tutan yüz elli bin Türkmen genci toprakları için cephede çarpışıyor. Kan veriyor. Can veriyor. Şehit oluyor. 30 bin Türkmen şehit oldu. Sokakta gördüğünüz, Suriyeli cepheden 5-10 günlüğüne burada bulunan ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak için gelmiştir. Geri cepheye gidecektir. Bugün bayır-Bucakta, Halep’te, Telaybat’ta, Rejimin , İran’ın Çin’in, Rus’un sapık, zebanileriyle savaşırken, İŞİD gibi PYD gibi düzenli terör örgütleriyle de savaşıyor. Dört tümen halinde örgütlenmiş. Türkmen gençlerinin kıt imkanlarla mücadelesinde dökülen akan kan şu mübarek günler hürmetine dilerim Allah katında makbul olur.

Ben Suriye’den gelen Arap, Çingene ve Dürzi gibi gruplara bir şey diyemem. Onların sorumlu onları insani açıdan Türkiye’ye alanlara sormalı.

Bilmiyorum, kamuoyundaki algıya açıklık getirebildim mi?

2- Kamuoyunda ve özellikle Facebook gibi yerlerde “ Suriyeli öğrenciler Üniversitelerde sınavsız girip istediği okulda okuyorlar, “ Algısı hakkında ve Suriyeli okullar ile ilgili işin doğrusu;

Yabancı uyruklular, Üniversitelerin yabancı uyruklularla ilgili %10’luk kontenjanları için yabancı uyrukluların katıldığı sınavlara başvurarak ve ayrıca sözlü sınavlar yapılarak ATB kurumu tarafından başarısına göre bu Yabancı uyruklular için belirlenen bölüm ve kontenjanları ölçüsünde okullara yerleştirme yapılıyor. Yani normal öğrencilerin hakkı olan okulların bölümlerine girmiyorlar. Bu şu anda verilmiş bir hak değil. Bundan çok öncelerinden bu yana uygulanan bir uygulamadır. Ancak kasıtlı olarak bazı art niyetliler bu konuyu çarpıtarak verip Suriyeli öğrencilere karşı, bir kin, nefret doğmasını isteyen çevrelerdir.

Sayın Cumhurbaşkanımız,” bu Suriyeli öğrenciler okusun.” Dedi. Diye böyle yalan söylemler çıkarmaktalar.

Ben okuyan öğrencilerin çok az bir kısmının burs alarak okuduğunu, bir çok öğrencinin burs almadan okumak için nasıl bir yaşama savaşı yaptığını görmek istemeyenlere seslenmek istiyorum. Bu gençler okumayıp ta eşkıya mı? Olsunlar. Bu gençlerin rahat okumaları için kim hangi kampanya yapmıştır? Bu çocuklar nasıl okuyor? Araştırmışlar mıdır? Ben . Bursuz okuyan gençlere gerekli desteğin yapılmasını bekliyorum.

Evet ilimizde 402 bin Suriyeli var. Diyor sayın valim. Bu rakamın 113 bin tanesi 6-14 yaş arası dır. Bu Öğrencilere Libya’nın müfredatı uygulanmakta. Bu programı ehliyetsiz olan ancak TÖMER’den belge alanlar tarafından öğretmenim diyenler veriyor.  Kısaca bu çocuklar zayi oluyor. Ben İlköğretim Müfettişliğimde ve öğretmenlik yaptığım yerlerde hiç Türkçe bilmeyenlerin bir yılda Türkçeyi de öğrendiklerini, okuma yazma da öğrendiklerini gördüm. Şimdi devletin yetkililerine soruyorum. “ Niçin bu öğrenciler devletin okullarına yerleştirilip okutulmuyor. Da böyle uyduruk eğitime reva görülüyor.? “

UNECKO’nun bu okullarda görev yapan öğretmenlere verdiği 200 dolar geliyor diye mi? Oluyor. Yoksa, bunlar vatandaş olamadıkları için devlet okuluna yazılmıyorlar mı?

Ben 1950 yılında, 1952 yılında 1967,68 yıllarında hatta arada ferdi gelenlerin çocukları devletin okullarında okudular. Yıllar sonra vatandaş oldular. Sonra devletin okullarında Bu Suriyeli öğretmenler Suriye Türkmen meclisi muhatap alınıp koordine öğretmen olarak görev verilerek Türkiye’ye sıcak para girişi sağlanabilir.

Başka bir yazımda da başka konulara açıklık getirmek umudu ile hoşça kalın.

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Suriyeli Misafirler Hakkında Kamuoyunda oluşan algı

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir