AK Parti Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı Doç.Dr. Hüseyin Tutar: “SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI TOPLUMUN VİCDANIDIR”
AK Parti Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı Doç.Dr.Hüseyin Tutar, Hatay’daki Sivil Toplum kuruluşlarını ziyaret etti. Tutar, sivil toplumun birey ile devlet arasında köprü işlevi gördüğünü belirterek, “Sivil Toplum Kuruluşları, toplumun vicdanıdır. Sivil algının güçlü olmadığı toplumlarda vesayet rejimleri hakimdir” dedi.
25.Dönem Milletvekilliği için Hatay’dan aday adaylığını açıklayan AK Parti Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı Doç.Dr.Hüseyin Tutar, kentteki Sivil Toplum Kuruluşlarını ziyaret etti. İskenderun Memur-Sen İlçe Şubesi ile İskenderun ve Denizciler’deki Kırıkhanlılar Eğitim ve Kültür Derneği, İnsani Yardım Vakfı ile Hizmet Vakfı şubelerini ziyareti sırasında konuşan Tutar, sivil toplumun önemine vurgu yaptı. Sivil toplumun birey ile devlet arasında ara kademeyi oluşturduğunu belirten Tutar, sivil algının güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Sivil Toplum Kuruluşlarının toplumun vicdanı olduğuna dikkat çeken Tutar, “Sivil algının güçlü olmadığı toplumlarda vesayet rejimleri hakimdir” dedi.
“SİVİL BİR ZİHNİYET İNŞA ETMEK ZORUNDAYIZ”
Örgütlü toplumun önemine işaret eden Tutar, “Siyasal sınırların kültürel sınırlara tekabül etmediği, siyasal sınırların kültürel sınırları sekteye uğrattığı bir zamanda sınırlar ötesine uzanan katılımcı, gönüllü ve sivil olan diyaloglara son derece ihtiyacımız vardır. Kadim medeniyetimizin tarihsel ve kültürel imkanlarından yararlanarak, sınırlar ötesine uzanan sivil bir zihniyet inşa etmek zorundayız” diye konuştu. AK Parti’nin 13 yıllık iktidarı döneminde sivil alanın önünü açmak üzere önemli adımlar attığına işaret eden Tutar, şunları söyledi:
“AK Parti öncesi dönemde devlet politikalarının güvenlik politikalarına endeksli bir hale gelmesi, toplum ile devlet arasında güven sorunu yaratmış, toplum kesimleri arasında sosyal mesafenin açılmasına ve toplumda sivil algının zayıflamasına neden olmuştur. Türkiye’de, tek tip bir toplum yaratmaya çalışan vesayetçi anlayış, katılımın tüm kanallarını kapatan, toplumsal farklılaşmanın önüne geçen bir politika güttü. 28 Şubat sürecinde, Milli Gençlik Vakıfları başta olmak üzere birçok vakıf ve derneğin faaliyeti baskıcı bir biçimde takibat altına alınarak toplumun dinamizmi yok edilmeye çalışıldı. Tüm dünyada toplumsal çeşitlilik, gönüllülük, toplumun kendi değerlerini, inançlarını ve inisiyatifini yaşamak bir zenginlik olarak kabul edilirken bizim ülkemizde bir tehdit olarak algılandı. Bu da toplumun öz yeteneğini geliştirmesini engellerken aynı zamanda ‘sivil algının’ zayıf kalmasına neden olmuştur.”
“HATAY EN İYİ ÖRNEKTİR”
Tutar, “Güçlü bir devlet geleneğine sahip olan Türkiye’nin demokratik ve çoğulcu bir toplum anlayışının inşası için sivil toplum kuruluşları hayati bir öneme sahiptir. Bir ‘vakıf medeniyeti’ olan kendi medeniyetimiz sivil toplum üzerinden gelişmiştir. Medeniyetimiz, çoğulculuğu bir zenginlik olarak görmüş ve farklı kültürleri, inançları ve dilleri bir arada barış ve hoşgörü kültürü içinde tutmayı başarmıştır. Kendi modelimiz ‘vahdet içinde kesrettir’. Devlet dışlayıcı olmadan, herkesi kucaklayan, herkesin farklılığında hikmet gören bir anlayışla çoklu unsurları ortak bir güce ve sese dönüştürmelidir. Vahdet içinde kesret anlayışını Hatay’da çok açık şekilde görebiliyoruz” diye konuştu.
AK Parti Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı Tutar, kentteki siyasi aktörlerin toplumu çok politize etmemeleri gerektiğine dikkat çekerek, “Komşuluk ilişkileri, farklı görüşler ve farklı kültürel gruplar arasındaki güven ilişkisi siyasetin üstünde ve ötesinde bir değere ve anlama sahiptir. Sivil toplum, bu değerleri taşıyan, koruyan ve bu değerler üzerinden geleceği inşa eden zihniyet ve anlayışın adıdır” diye konuştu. Kentteki birlik ve beraberliğin kentin en büyük zenginliği olduğunu belirten Tutar, “Yeni Türkiye’nin inşası, güçlü bir sivil anlayış üzerinden gerçekleşecektir” dedi.
Doç.Dr.Hüseyin Tutar, sivil toplum kuruluşlarına yönelik ziyaretlerini sürdürüyor.
