featured

Uygulamaya Göre Sonuç Alırsın

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Milli Eğitim Bakanlığı önümüzdeki eğitim öğretim dönemi, uygulamaya koyacağı, müfredat program için, toplumun her kesiminden görüş soruyor.

İlk bakışta insanın içinden, çok güzel bir davranış diyesi geliyor. Şahsen benim içimden öyle diyesim gelmiyor. Niçin mi? Hemen diyeyim. Bakanlık şu andaki programın uygulamasında yaptığı hatalar sonucunda bu duruma gelmiştir. Şayet programın özüne uygun uygulamalar yapsa idiler, bugün gelinen sonuç böyle olmayacaktı. Çünkü;

Uygulanan program, araştıran, sorgulayan, kendisine çıkarım sağlayan geleceğin umudu olan nesil yetiştirmek amaçlı idi. Araştırmanın önünü kesmek için: öğrencilere ders kitabı, sorgulamanın önünü kesmek için: öğretmen yetiştirmeden tutunda planlı çalışmadan, denetimden uzaklaştırma , seviye belirleme için bireysel farklılıklarını okulunda rehber öğretmenlerinin yapmasını yönlendirmelerinin sonucuna göre öğrencinin geleceğinin belirlenmesi gerekirken TEOK gibi merkezi sınavlarla öğrencilerin , belirlenen seçmeli derslerdeki görmesi mümkün olmayan konulara göre ayrıştırılması sonucunda eğitim hiç kimsenin beğenmediği yere gelmiştir. ( Bu konuyu daha önceki makalelerimde yazmıştım )

Durum Böyle iken, şuanda halen müfredat programında konuların nasıl olması gibi çok anlamsız bir yerde boşu boşuna kürek çekilmektedir. Çünkü önemli olan uygulamadır. Uygulamaya göre sonuç alırsın. Uygulayıcı öğretmen. Öğretmeni yetiştirmek için ne yapıyor bakanlık. Uygularken gerçektende yeni nesil araştıran sorgulayan kendisine çıkarım sağlayan olmasını istiyor mu? Bakanlık. İstiyorsa, soruyorum halen kitap vermeye, seçmeli derslerin okutulmasına, denetimsiz plansız devam edecek mi? Edecekse, nasıl bir sonuç alınacağını şimdiden görmek mümkün.

Geleceğimiz çocuklarımızın iyi eğitilmesi ile mümkündür. Eğitimi, oy almak için bir araç olarak kullanma huyundan vazgeçmesi lazım. Eğitimi kuralına göre uygulaması lazım.

Sonucu Mevlana Hazretlerinin bir deyişi ile bağlamak istiyorum.

“ Huylarımız ağzımızdaki dişlerimize benzer. Dişler tanrının bahşettiği nimetleri öğütür. Bedenlere gıda olmalarını sağlar. Ancak huylar bir kez bozulunca çürümüş dişler gibi cana eziyet eder. Üstelik çürüyen dişler bir zaman sonra yanındakileri de bozar. Bunları iyileştiremiyorsan çektirmen gerekmektedir. Bırak o çürük dişi bu işi iyi bilen çeksin. Acıların yanına kalsın.” Diyor.

Evet, uygulama hatalarını düzeltemiyorsan, yeniden ortaya koyacağın uygulamaları hiç olmazsa, bu işi iyi bilen eğitimcilerle kuralına göre yapması dileğimdir. Bu güne kadar yapılan hatalara ısrar edilmemeli. Nasıl olsa bu güne kadar yapılanların sonucu yanımıza kaldı. Derken hoşça kalın diyorum.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Uygulamaya Göre Sonuç Alırsın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir