Anadolu Partisi Hatay teşkilatı Suriye’de süren iç savaş nedeniyle Türkiye’nin de aralarında bulunduğu uluslararası güçlerin uygulama kararı aldığı “Eğit-Donat” projesinin Savaşa Karşı Halk İnisiyatifi tarafından organize edilen Saray caddesinde yapılan yürüyüşe katılarak protesto ettiler. Anadolu Partisi Hatay İl Başkanı Füsun Bilgin, Anadolu Partisi Hatay 1.Sıra Milletvekili Adayı Ayhan Kara,İl ve İlçe yöneticilerinin yanı sıra üyelerin katılım gösterdiği protesto yürüyüşünde yaptığı basın açıklamasına “YURTTA SULH CİHANDA SULH” diye başlayan Bilgin;” Ülkemizi 13 yıldan beri halkı kutuplaştıranların komşularımızla “sıfır” sorun adı altında yaptıkları irdelendiğinde iktidarin notunun “sıfır” olduğu ortadadır.”dedi.Bilgin;”Yaşadığımız ilimiz HATAY Reyhanlı ilçesinde terör saldırısıyla verilen cevap resmi makamlara göre 53 cana mal olmuştur. Halen de uluslararası patronların tetikçilerinin insanlarımıza yönelik korku ve şiddet uygulamaları özellikle Hatay’da yaşayan insanlarımızın gelecek ile ilgili kaygılarını arttırmakta ve yarınlarımız tehlikeye atılmaktadır.
Eğit – Donat projesi bu açıdan bakıldığında komşumuz Suriye’ye düşmanca bir saldırı hazırlığı ve komşu ülkeye ve onun iç işlerine, bağımsızlığına müdahale anlamı taşımaktadır.
Eğit -Donat projesinin hazırlığı Hatay Serinyol Alayı ve Kırşehir’de ki alayda yapılmaktadır. Binlerce Suriye kökenli asker Türk subayları tarafından EĞİTİLECEK, ağır silahlarla DONATILACAK Suriye Devleti’nin topraklarında savaşacak ve sonuçta tıpkı Yugoslavya ve Libya’da yapılan gibi “küçük site devletleri” kurdurarak Suriye’nin parçalanmasına ve istedikleri gibi yönetecekleri küçük aşiretlerle B.O.P. ‘nin son ayağını da tamamlamış olacaklardır.
Bu projeye iktidar “ortak” olmaktadır. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh cihanda sulh” ilkesi çiğnenmektedir. En uzun sınırı paylaştığımız kardeş arkaba halkla hepimizi üzecek karanlık bir mecraya sürüklenmekteyiz.
Hatay sınırımızda ki Cisr-i Şu’ur’un dün düşmüş olması bu projenin Hatay ve Türkiye ayağının ayak sesleridir. Hatay sınırına PYD hakim edilmiştir. İskenderun Limanı ve Laskiye Limanı kurdurulan Kürdistan’ın vazgeçilmez parçası olarak tasarladığı açıktır. Dolayısıyla geri planda ki bebek katili Apo’nun varlığıyla siyasi kanat olarak yaratılan HDP dün Antakya’da Eğit – Donat projesine karşı yapılan protesto gösterisinde yüzlerine maske takarak halkı yanıltmak suretiyle protesto gösterisine katılmıştır. Maalesef ana muhalefet partisi CHP katılmayarak istemini açıkça deklare etmiş “seçim bildirgem HDP ile aynı” diyebilen CHP belli ki kendisi Hatay halkının karşısına çıkamamış ancak işbirliği ve ittifak yaptığı “ortağını” göndermiştir. Görüyoruz ki AKP’nin bu tavrına muhalefet etmesi gereken ana muhalefet partisi yeni CHP iktidar ortağı olarak çalışmaktadır. Bu gerçeğin Hatay halkı tarafından bilinmesi gerekir.
“Ve hatta gaflet ve delalet içerisinde olabilirler” diyen Atatürk bu ülkeyi gençlere emanet etmiştir. Ve o gençlik Atatürk’ün izinden giden her yaştan insanla birleşerek Gezi protestolarıyla bu oyunları gördüklerini belli etmiş ve tepkilerini göstermişlerdir.
“Gezi’de hükümeti ipten ben aldım” diyen Apo’nun kurdurduğu HDP’nin başındaki Selahattin Demirtaş ise “Gezi hükümete karşı bir darbe planıdır.” diyerek AKP ile kavga görüntüsü adı altında aslında işbirlikçisi olduğunu açıkça göstermiştir. Ve gezi olaylarında Hatay verdiği canlarla en fazla acıyı yaşamıştır. Şimdi HDP’nin arkasından yürüyen Hatay gençliğine soruyorum. Verdiğimiz canların vebalini HDP’nin arkasından girerek ödeyebilir misiniz?
Anadolu Partisi olarak biz oradaydık. Anadolu Partisi Laik Atatürk’çü Cumhuriyet değerlerini korumaya talip olmak üzere Emine Ülker Tarhan tarafından kuruldu ve bu amaçla seçimlere girebilme başarısını gösterdi. Ülkemizdki muhalefet partisi görüntüsü altında Atatürk’ün altı okunu sorgulayan yeni CHP bu gidişin karşısında hakkıyla duramamıştır. Bu ülke için oynanan oyunlar ancak siyaset ve hukukun işlemesiyle ve akan kandan rengini alan bayrağımızın altında ki birbiriyle yüzyıllar boyu kaynaşmış ancak ulus devlet niteliğini kaybetmeden birbirimize düşürülmemize izin vermeden 7 Haziran’daki seçimlerde oylarımızla cevap vererek bu zor oyunu bozabiliriz.”dedi.
