Mustafa Kemal Üniversitesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Hülya YALÇIN Amerikan Hükümeti desteği ile (Fulbright Programı, Washington D.C.), Johns Hopkins Üniversite’nde ( 2012- 2013 akademik döneminde) çalışmalar yaptı.
Bu dönemde Mustafa Kemal Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Hülya Yalçın, New York, Albert Einstein Tıp Fakültesi’ne davet edildi.
Doç. Dr. Yalçın, Kalp Damar Enstitüsü’nde PET ‘in kalp hastalıklarında kullanımı konusunda Amerika’nın 20 yıldır en iyi merkezi seçilmiş olan Johns Hopkins’te yaptığı çalışmaların sonuçlarını sundu.
Doç. Dr. Yalçın, sunumunu Albert Einstein Tıp Fakültesi’nde yaptı. Sunumda, Nükleer Tıp Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mark I. Travin ve Kalp Damar Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Garcia ile Fulbright bursiyerleri Doç. Dr. Hülya Yalçın ve Prof. Dr. F. Yalçın yer aldı.
Pozitron Emisyon Tomografisi (PET) Yöntemi Nedir?
PET, insan vücudundaki organ ve dokuların metabolik hızlarını (glukozu kullanma hızlarını) belirleyen ve son yıllarda ülkemizde de hızla yaygınlaşan güvenilir bir görüntüleme yöntemidir. Glukoz floresans oluşturucu bir madde ile işaretlenip, pozitron ışıması yapan ve dokuda sinyal oluşturan sıvı madde haline dönüştürülerek damar yolu ile hastaya enjekte edilir. PET cihazını çepeçevre saran ve detektör olarak adlandırılan algılayıcılar, dokulardan oluşan bu sinyalleri toplayarak kaydeder. Kaydedilen bu sinyaller elektronik ortamda bilgisayarlar aracılığı ile görüntüye dönüştürülür. Bu şekilde vücuttaki normal ve anormal (metabolik aktiviteleri normale göre azalmış ya da artmış) bölgeler üç boyutlu olarak görüntülenir.
Kalp krizi sonrası kalp kasında doku hasarı oluşabilir ve hasarlı dokuda metabolik aktivite yavaşlar. PET, kalp kasında oluşan ve metabolizmanın azaldığı bu hasarlı bölgeyi güvenilir bir şekilde göstermektedir. Özellikle baypas uygulanması düşünülen hastalarda bu durum önem taşımaktadır. Kalp kasında belirgin harabiyet saptanan hastalar baypas ameliyatından yeterli yarar görmemektedir. PET / BT: PET tetkiki sonrasında vücudun bilgisayarlı tomografik tetkiki yapılarak yine üç boyutlu olarak görüntüler elde edilir. PET incelemesinde anormal olarak izlenen bölgenin tomografik görüntüde vücuttaki hangi organ veya yapıya ait olduğu belirlenir.