19. Şubat.2017 Pazar günü KÜLTÜR MÜDÜRLÜĞÜNÜN ( Konferans salonunda ) MHP’nin Genel Başkan Yardımcısı OKTAY Öztürk, Mersin Milletvekili Adem Özbay, MHP Merkez Yürütme Kurulu üyesi Hamit Ayanoğlu ve Hatay Milletvekili Mehmet Ahrazoğlu’nun katılımları ile Hatay MHP’nin düzenlediği toplantıya katıldım.
Toplantıya ayrıca MHP Hatay İl Başkanı Lütfü Kaşıkçı, Antakya İlçe Başkanı Adnan Aktaş, Ülkü Ocakları Hatay İl Başkanı Metin Taşçı ve Kadın Kolları Hatay İl Başkanı Dilek Demirdöven, Dörtyol Belediye Başkanı, Türk Eğitim Sen İl başkanı Recep TUNCAY ve İlçe Başkanları ile EVET ve HAYIR diyen Ülkücü, Milliyetçi dinleyiciler katılmışlardır.
Salonda mevcut koltuklar ve ara merdiven yolluklar, ayakta silme dolduran dinleyiciler, balkon dahil dışarıda kurulan ses düzeneği ile dinlemeye razı olanlar, salondakilerden beklide daha fazla dinleyici vardı.
Ben konuşmacıların ne konuştuklarını burada özet olarak yazmak için konuşmaların tamamının ses kaydını almıştım. Ama gördüm ki gazeteler konuşmaların özetini yazmışlar. Onun için ben, bu toplantının ardından, Ülkücülerin tavırları ve diğer grupların ne yapmalarını belirtmek istiyorum.
Tam üç saat süren konuşmaları, oturanlar dahil ayakta ve dışarıda bekleyen dinleyiciler hiç yerlerinden ayrılmadan, hiç homurdanmadan veya itiraz etmeden büyük bir sessizlik içinde dinlediler. Bu dinlemelerin arasında, sadece uzun süre, sık, sık, uzun, uzun konuşmacıları alkışladılar. Konuşmacıların konuşmaları bittiğinde, salondakilerin tamamı konuşmacıları, o dinleyiciler ayağa kalkarak alkışladılar.
Salonu terk edenlerin içinde yürürken “ Bilmediklerimiz varmış, kendi kendimize konuşuyoruz, basına göre karar veriyoruz .” mırıltıları halen kulağımda duruyor.
Burada şu sonucu çıkarıyorum ki: Ülkücüler oy verme zamanına kadar partilerinin ikna edici çağrısına hepsi olmasa da büyük bir kesimi katılacaktır.
Özellikle, OKTAY Öztürk’ün “ Evet diyende Hayır diyende başımızın tacıdır. “ söylemi memnuniyetle karşılandı. “ Hayır diyenlerin haklı, oldukları gerekçeleri var. Ancak bizde bunları biliyoruz. Eğrisini doğrusunu masaya yatırdık, Devlet, Millet, Vatan ve bize karşı söylenen tüm aşağılayıcı sözler partimizin menfaatlerinden üstün geldi. “ diyerek HAYIRCI ÜLKÜCÜLERE cevap vermiş oldu.
Sonuç olarak: Salondan tüm Ülkücü partililer kol kola salondan ayrıldılar.
Ben, Ülkücü olmayanlara bu manzarayı gördükten sonra;
Ülkücüler: Aynı bir soğanın sarmalları gibidirler. Şayet bunların arasına girmek isterseniz, bolca soğanın kokusu arasında kalırsınız. Onların aralarına sakın girmeye kalkışmayın. Çünkü onlar, aynı ocakta yetişip pişmişlerdir. İnanıyorum ki bu referandumdan sonra, hiç bir şey olmamış gibi kendi yuvalarında başarı için yeni hedeflere yelken açarcasına kucaklaşıp, çalışmaktan geri durmayacaklardır. Kanaatinde olduğumu bildirmek istiyorum.
Ülkücüler, MHP’liler, kendi menfaatlerinin üzerinde devletini, vatanını, bayrağını, milletini düşünme ortak paydaları olduğu müddetle birlik olurlar. Mayalarında olan değerler aynı olduktan sonra fazlaca söylenecek sözün olmadığını bildirmek benden olsun.
Memleketimize, milletimize hatta sınırlarımızın dışında olan soydaşlarımızın iyiliğine sonuç getirmesi dileklerimle,
