Kerkük Irak Değildir

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Dörtyol Ülkü Ocaklarının hazırlamış olduğu “Kerkük Irak Değildir” adı altındaki konferans ile tarihte Türk olan son on yıla kadar da Türk olan ama Irak’ın Amerika tarafından işgal edilmesinden sonra yoğun bir şekildeki Kürt göçü ile etnik yapının zorla değiştirilip Kerkük’ün demografik yapısı ile oynanmakta olduğunu bir kere daha gördük. Tapu kayıtlarının ortadan kaldırılıp, yakılıp, parçalanarak Kerkük’teki Türk varlığı ile nasıl oynandığını canlı şahidinden dinledik.

Ömrünün büyük bölümünü Abu Garip Cezaevinde zulüm ve dayanılmaz işkencelerle geçiren büyük dava adamı Sadun Köprülü’nün on yaşında  dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in Kerkük’ü ziyareti sırasında “Ağam Süleyman, Paşam Süleyman” türküsünü söylemesiyle başlayan ceza evi serüveni, üniversiteyi bitirdikten sonra Türkçülük ve Kerkük milli davalarını savunmasından dolayı 17 yıl ceza alır.  Daha sonra1973 yılında dönemin Cumhurbaşkanı  Fahri Korutürk’ün Kerkük’ü ziyaretinde okuduğu İstiklal Marşı ve “Yaşasın Türkiye” sözleri ile aldığı altı aylık ceza ile 1996 ya kadar devam eder.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Örgütünün yardımı ile özgürlüğüne kavuşur ve Irak’tan ayrılır.

Bedeni Irak’tan ayrılır ama gönlü hep Irak ile beraber olur. Kalemi ve Şiirleri ile gittiği her yere ay yıldızlı gök bayrağını da beraber götürerek gittiği yerlerde zulüm ve işkence altındaki Musul, Kerkük ve Erbil’de yaşayan soydaşlarının dertlerini anlatır, kurtuluş çareleri bulmaya uğraşır.

“1920 yılından bu yana çeşitli zaman aralıkları ile Irak Türkleri yirmi dört defa katliama uğrar ama yinede Türkiye Cumhuriyetinin isteği doğrultusunda Irak’ın toprak bütünlüğünden yana tavır sergiler. Şimdi ise derinden bir ah çekerek nerede kaldı Irak’ın toprak bütünlüğü, kırmızı çizgilerimiz, nerede kaldı Şiiler, Sünniler, Araplar, Kürtler diye parça parça edilen Irak’taki Türk varlığından neden hiç söz edilmediğini sormadan kendilerini alıkoyamıyorlar.

Biz Türkiye’ye dedik ki

Akşam arada kaldı

Hançer yarada kaldı,

Menim vefalı yarim

Bilmem harada kaldı.

Türkiye ise bize dedi ki

Akşamın arasın gör.

 Aç sinen yarasın gör

Men sana yar olmaram.

 Get başın çarasın gör

Filistin, Somali ve Mali’deki din kardeşlerimizin uğradığı zulüm ve işkenceler karşısında Türkiye Cumhuriyeti Devletinin takındığı tutumu gururla ve iftiharla görüyoruz. Yıllardan beri aynı zulüm ve işkencelere maruz kalan bizleri neden görmezden geliyorsunuz. Yoksa Müslüman Türk olduğumuz için mi bize bu zulmü reva görüyorsunuz.

Saddam Hüseyin geldi Türk bölgesini Araplaştırmaya çalıştı. Mesut Barzani ve babası Molla Mustafa Barzani Kürtleştirmeye çalıştı. Tapu kayıtları ile beraber mezar taşlarımızı bile söküp attılar. Biz ise Irak’ın toprak bütünlüğüne bir zarar gelmesin diye varlığımızı koruyarak bütün bunlarla mücadele ettik. Ama biryandan da hep “Bir gece ansızın gelebilirim” diye bekleyen Kıbrıs’taki soydaşlarımızı kurtaran Türk ordusunun bizi de kurtarabileceği ümidiyle yaşadık.

Bütün bunlara rağmen birilerinin arkasında İngilizler var. Birilerinin arkasında Amerika. Bizimde tek ümidimiz Türkiye’miz var. Aman Türk kardeşlerim dikkat edin Türkiye’mize bir şey olmasın. Ona sahip çıkın bizi Türkiyesiz bırakmayın. Bizi tanıyın, bize moral verin. Ne mutlu Türküm diyene”

Diyerek sözlerini tamamlayan büyük dava adamı Sayın Sadun Köprülü Beyefendiyi buradan tebrik ediyor. Kerkük Türklerinin dramını bir kere daha görmemizi sağlayan Dörtyol Ülkü Ocakları Teşkilatını da kutluyor bu tür faaliyetlerinin devamını diliyorum.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Kerkük Irak Değildir

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir