featured

Mağduriyetler ve Adaletin Tesisi

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yazı: Necmettin Çalışkan

Hukuki açıdan baktığımızda ByLock kullanıcısı olarak mağdur olanlar için bir tahliye süreci başlayacak/belki de başladı.

Zaten bu gerçekleşmezse darbecilerle mücadele yapılmış olmaz, gerçek kimlikler de ortaya çık(a)maz.

İnşallah bu tespit”masumların hakkının iadesi” açısından bir başlangıç olur.  Ve bu hak iadesi masumiyeti, Ak partiye sızmış FETÖcülerin kurtarılma operasyonuna dönüşmez.

İstihbarat kaynaklı oluşturulduğu iddia edilen Bylock listeleri hemen işleme konmuştu. Küçük bir azınlık istisna kimse de”Bu adam kim? Ne yapmış?  FETÖ denen adamlarla ilişkisi var mı? Zihinsel ve eylemsel yapısı uygun mu? Diye sor(a)mamıştı. Tek suçlama Bylock algısı üzerine kurulmuştu.

Anlaşıldığı kadarıyla memuriyetten ihraç edilenlerin çoğuna ilişkin listeler, darbeden önce hazırlanmış. Bu sebeple bu listelerin “FETÖ’cü oldukları tespit edilip kurumdan ihraç edilen istihbarat mensuplarınca” oluşturulabileceği ihtimali ve bu listelerin ne kadar adil olduğu sorgulan(a)madı.

Ortada tam bir hüküm yokken; açığa alınmış veya ihraç edilmiş kişiler üzerinde “toplumun verdiği karar” ve toplum zihninde oluşan yanlış algının verdiği maddi zarar belki giderilebilir.Ama manevi zararın tazmini nasıl yapılacak? Kişide, aile ve akrabalarında oluşan travma nasıl ortadan kaldırılacak? Bu sorunun cevabı henüz yok.

***

Geçtiğimiz bu süreçte siyasilere ve sermayeçevrelerineFETÖdiye dokunulduğunda yandaş milletvekilleri, il başkanları, danışmanlar ve üst düzey seçkin bürokratlarkişisel ilişkilerle dostlukla mevzuyuörtbas etmeye çalıştılar.

Ama hiçbiri geneli ilgilendiren konularda ciddi bir çalışma yapıp karar mekanizmasına/ icra makamına çözüm sun(a)madı.

Bazı malum medyatik yazar, fikir adamıve analistler ise sadece “yapılan haksızlıklar ve adaletsizlikler düzeltilmezse parti oy kaybe(debili)r” söylemini dillendirdi. Adaletsizlik partinin oy kaybına yol açmıyorsa sorun yoktu onlar için.

Yapılan uygulamalar geniş mağduriyetlere yol açmış, değerlerimiz rencide olmuş hiç   önemli değildi(!)

Yeter ki göze girelim, parti oy kaybetmesin!

Her kim CIA ve MOSSAD’la işbirliği yaparak bu memlekete ihanet etmişse, darbeye karışmışsa Allah belasını versin! Adil bir şekilde yargılansın, gereken cezayı alsın.

Ancak bu yapıyla hiçbir alakası olmadığı halde mağdur edilen insanlar hak, adalet ve insanlık adına adil yargılansın ve derhal yakalarından düşülsün.

***

Necip Fazıl’ın meşhur Reis Bey filminde her zaman vicdanını dinlemeden karar veren ve insanlara zulmeden (hâkim), Reis Bey’e yönelik sanıklardan birisi “Etmeyin Hâkim Bey! Siz Ağlayamazsınız! Ağlayabilseydiniz, Anlayabilirdiniz…” diyor.

Biz hâkimleri filmde olduğu gibi ağlamaya değil hak ve hukuk neyi gerektiriyorsa adil bir şekilde yargılamaya; darbe ve vatana ihanet içinde olmayan tüm vatandaşlarımızı bu sıkıntıdan kurtarmaya; çocukları, ana-babaları haklı bir şekilde sevindirmeye davet ediyoruz.

Hâkim Bey, siz ağlamayın ama haksızlığa uğrayan babaların evlatların ağlamalarına kulak verin ve anaların akıttığı gözyaşlarına bakın yeter…

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Mağduriyetler ve Adaletin Tesisi

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir