Mustafa Kemal Üniversitesi Bitki Koruma Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şener Kurt, Hatay’da bitki sağlığı kliniği kuracaklarını belirterek, amaçlarının bitkilerde görülen hastalıkları araştırmak ve bunun çözüm yollarını bulmak olduğunu söyledi.
Kliniğin önümüzdeki yıl içinde etkin olarak faaliyetlerine başlamasının planlandığını ifade eden Prof. Dr. Şener Kurt, “Bölgemizde hizmet vermek üzere bitki sağlığı kliniği adı altında bir proje başlattık. Bunun tabi yaklaşık iki yıllık bir geçmişi var. DOĞAKA’nın da bu konuda desteğini aldık. Planımızı onlara anlattığımızda onlar da bu fikrin hem bölge için, hem üretici için uygun olduğunu söylediler ve bizim projemizle yakından ilgilendiler. Fizibilite çalışmalarıyla birlikte yaklaşık 6 aylık bir süre içinde çalışmalarımızı tamamlayarak, DOĞAKA’ya bu noktada projemizi yeniden sunacağız. Bu yıl sonunda veye gelecek yıl içinde klinik yavaş yavaş hayata geçmiş olacak” dedi.
Fikrin hayata geçmesinde üniversitelerin araştırma yapma özelliğinden faydalanıldığını ve bu alanda yaklaşık 15 yıldır ziraat fakültesi bünyesinde hizmet verildiğini kaydeden Kurt, “Bu alanda yaklaşık 15 yıldır çalışıyoruz. Çiftçilerin sorunları olarak en çok karşılaştığımız durum, özellikle zararlı böcekler ve hastalıklardan kaynaklanan ürün kayıpları ve bölgede yapılan bazı yanlış uygulamalar. Bu konuyla ilgili olarak genellikle üreticilere uygun olarak rutin halde bu konularda hizmetler vermekteyiz. Ancak bununla ilgili üreticilerle konuştuğumuzda, sorunun temelinin arazide özellikle serada, tarlada veya bahçede yerinde sorunun saptanmasıyla olaya başlamamız gerektiğine karar verdik. Dolayısıyla bu projenin temelinde sorunları yerinde görüp incelediğimizde, çözüm önerileri de daha bilimsel ve mantıklı olacaktır düşüncesinden yola çıktık” diye konuştu.
Üreticinin yaşadığı en büyük sorunun yanlış tanı sonucu yanlış ilaçlar kullanmak olduğunu, bu klinikle büyük oranda bu sorunu çözeceklerini de vurgulayan Kurt, şöyle devam etti:
“Biliyorsunuz genellikle üreticilerde sorun şu noktada, üründe bozulma, kuruma veya üretimde yaşadığı herhangi bir sıkıntı konusunda örneğin bir meyvede, bir fidede, bir ağaçta yaşadığı sorunda nedenini tam olarak saptayamıyorlar ve yanlış tanılar koyabiliyorlar. Yanlış tanı sonrasında da yerinde olmayan etkisiz bazı başta kimyasal savaşım gibi yöntemlere başvuruyorlar. Dolayısıyla kullandıkları tarım ilaçlarının çoğu zararlı; hem çevreye, hem insan sağlığına hem de gıda güvenliğine ilişkin alanlarda oldukça ciddi sonuçlar ortaya çıkıyor. O açıdan biz burada kullanılacak kimyasal ilaçların doğru şekilde kullanılmasını istiyoruz. Çünkü insan sağlığı açısından düşündüğümüzde bu ilaçlar insanlarda ileri aşamalarda kansere varan olumsuz etkilerin ortaya çıkmasına da neden olmaktadır.”
Bitki sağlığı kliniğinin işleyişi konusunda da bilgiler veren Kurt, “Genellikle üreticiler temel bir sorunla karşılaştıkları vakit, üniversitemiz yerleşkesinde bulunan bitki sağlığı kliniğine şahsen başvuracaklar veya internet üzerinden de başvuru yapabilirler. Ya da merkezimize bağlı gezici bir laboratuvar kurulacağı için, bu laboratuvarın özellikle arazide doğrudan üreticinin tarlasında, bahçesinde sorunları tespit ederek, burada da çözümler üretilecek. Gerekirse herhangi bir kimyasal savaşım uygulanacaksa, herhangi bir tarım ilacı kullanılacaksa bunun için üreticiye bir reçete yazıyoruz. O reçete kapsamında uygulamalar yapmasını öneriyoruz” şeklinde konuştu.
Özellikle hasada yakın dönemlerde meyveler üzerinde ilaç kalıntıları olup olmadığını da araştırdıklarını belirten Kurt, şunları söyledi:
“Bu anlamda özellikle hasada yakın zamanlarda üreticinin yapacağı değişik tarımsal ilaçlama uygulamalarını da kontrol altına alarak, üretmiş olduğu nar meyvesinde ya da başka bir sebzede herhangi bir ilaç kalıntısı olmadan rahatlıkla temiz, sağlıklı bir ürün üretmesini sağlamış olacağız.”
Klinik içerisinde özellikle bölge genelinde yaşanan bitki hastalıklarının sebebi olan zararlıların da birer örneğini sergilemeyi amaçladıklarını sözlerine ekleyen Kurt, “Bitkilerimizde görülen hastalıklara sebep olan zararlıları da kurutarak bekletiyoruz. Bunun içerisinde çok sayıda zararlı böcekler var. Bu zararlıları da, hangi hastalığa sebep oldukları, hangi bölgelerde yaşadıkları gibi konularda bilgilerini aldıktan sonra, klinik içerisinde yer alacak sergi alanında sergileyeceğiz” dedi.
