featured

Ramazan/Kuran Üzerine

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bir süre yazılarıma ara verdiğim için özür diliyorum sevgili okur. Hayad derneği ramazan ayını yoğun tempoyla geçirdiğinden bir yandan dernek merkezinde bir yandan da her gün Kırıkhan’ın bir mahallesinde iftar yemeği, sahur için kumanya, ekmek ve hurma dağıtımı Suriyeli sığınmacı kardeşlerimize ulaştırılmakta. Velhasıl Hayad’ın hikayeleri devam eder..

Ramazan ayı dini duyguların coştuğu, kabardığı bir ay olarak yaşanıp hak ettiği değeri bulamamaktadır. Toplumumuzda din folklorik ve kültür olarak yaşandığı için sadece duygusal bir coşum meydana gelmekte ve ramazan ayının bitimiyle sönme oluşmaktadır.

Aslında ramazan ayı iyi fırsat ve bu fırsat iyi şekilde kullanılabilir. Duygu coşumunu bilgiye dönüştürebileceğimiz müthiş bir fırsat ramazan.

Ramazan ayı değerini Kuran’dan alır. Allah resulüne vahyin geldiği ilk ay, geldiği gecenin de kadir (bin aydan hayırlı – bir ömre değer katanın geldiği gece) olduğu bir ay. Yüce Allah’ın oruç ibadetiyle Kuran’a/vahye dikkat çektiği ay. Bu sembolik ifadeler bir ömrü kurtaracak mesaja atıftır. Yani imtihan yeri olan dünyada kurtuluş reçetesi Kuran’dır.

Anlamı ÇOKÇA OKUNAN olan Kuran’ın ilk emri de OKUdur. Buradan yola çıkarak Kuran okumak Müslümanın en önemli asli görevidir. Kuran okumak namazdan/salattan, oruçtan daha kuvvetli, elzem olmazsa olmaz vazifedir.

İslam dininin tek bilgi kaynağı Kuran olduğu için; Allah’ın nasıl bir Allah olduğunu, İslam’ın nasıl bir din olduğunu, Allah Resulünü, imanı, ahireti, salatı, ibadetleri Kuran’dan öğreniyoruz. Ve Kuran’dan hesaba çekileceğiz; “Zuhruf 44 – ve bu (vahiy) şüphesiz senin ve halkın için bir şeref ve itibar (kaynağı) olacaktır ama zamanı gelince hepiniz (ona karşı tutumunuzdan dolayı) hesaba çekileceksiniz.”

Peki Kuran’ı nasıl okuyacağız. Esaslı soru/n bu. Anlamadığımız dilden okumalar, hatimler, ölülerin ruhuna bağışlamalar, okunan harf başına sevap kazanmalar Allah’ın muradı değildir.

Anlamak için okumak, öğüt almak için anlamak şart. “Zumer 27 – Andolsun, biz bu Kur’an’da insanlara her türden örnekler verdik ki düşünüp öğüt alabilsinler.”, “Kamer 17 – Yemin olsun ki, biz, Kur’an’ı öğüt ve ibret için kolaylaştırdık. Fakat düşünen mi var?!”
Kuran’ı anladığımız dilden, ağır ağır, düşüne düşüne okumamız gerekir ki hayatımıza Kuran nazil olsun. Duygusallıktan, kültürden öze, has dine dönebilelim. Köhnemiş, uydurulmuş, akla, bilime savaş açmış, zulmün, kanın, bölünmenin hakim olduğu dinden kurtulabilelim.

Kuran okumayan, Kuran’ı terk eden insanları ahirette bekleyen bir sahne: “Furkan 30 – Ve elçi dedi ki: “Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur’an’ı terkedilmiş (bir kitap) olarak bıraktılar.”

Bu durum korkunç bir sahne olsa gerek. Kuran bizi böyle uyarıyor. Geç kalmadan, acilen, bir an önce, bu ramazan ayı içerisinde anladığımızdan dilden Kuran edinip OKUmaya koyulmak gerek çokça. Şu konuda garanti veriyorum anladığı dilden bir müddet Kuran okuyanlar muazzam bir duyguya kapılacak; yeniden doğduğunu, Allah’ın diniyle doğrudan müşerref olmanın hazzını yaşayacak. Uydurulan din ile indirilen Din’i fark edecektir.

Son sözü yine Kuran söylesin; “Hud 1-2; Elif-Lam-Ra. (Bu) İlahi bir kitaptır ki, ayetleri her şeyden bütünüyle haberdar olan hikmet sahibi (Allah) tarafından kendi içlerinde açık ve anlaşılır kılınmış, birbirleriyle açıklanmış ve ayrıca birbirleriyle bağlantılı olarak etraflı biçimde dile getirilmiştir ki, Allahtan başkasına kulluk etmeyesiniz…”

Kalın sağlıcakla..

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Ramazan/Kuran Üzerine

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir