Dörtyol’lu dostlarımızla bir araya geldiğimiz bir günde tanıdım Emin Can’ı. Tanıdıkça onun o muhteşem sözlerini, mısraları okudukça onun engin dünyasını, yüreğinin ta Karacaoğlan’a, Dadaloğlu’na uzanan müziği hissetmemek mümkün mü?
“Bu çeşmeyi senin için yaptırdım
Adına desinler “Gönül Çeşmesi”
Kim bu sudan kana kana içerse
Rahmete bürünsün “Gönül Çeşmesi”
Kavurucu sıcaklarda Yaylaların o buz gibi pınarlarından akan suları yudum yudum içerken “Gönül Çeşmesi” şiirinin mısraları dilimizden akıp yüreğimize oturuyor.
Onun vatan, millet, sevgi, aşk, dostluk üzerine yazdıklarını anlatmaya gerek yok. Emin Can Hatay’ın yüz akı, gururu, onurudur, Eğitimci kimliği, onun bütün hayatına yansımıştır, Eğitici, öğretici kişiliği onun tam anlamıyla olgunlaştırmış günümüzün Karacaoğlan’ı gibi aşkı ve sevdayı, Dadaloğlu gibi vatanı ve yiğitliği yazıyor.
1942 doğumlu olan emekli öğretmen Emin Can’ın yüzlerce şiirden oluşan şiir kitapları yanında hikayeleri öyküleri de var. Hakkında iki tez hazırlanmış, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Milli Şair olarak kayıtlara alınmıştır.
Hatay Dörtyol’da yaşayan Kadir Arslan’ın deyimiyle “Döşü Gül Kokulu Şair; Emin Can” yaşarken kendi mezarını hazırlatacak kadar da cesur yüreklidir. Bir şiirinde;
“Aylar geçer, yıllar geçer, gün geçer
Dünya yalan, ömür geçer, gör geçer
Emin Can’ım bu aşk benden zor geçer
Mezarıma bir Fatiha ver de git.”
Diyecek kadar da yüreklidir, Ona uzun ve sağlıklı bir ömür dilerken Kırıkhan’dan sevgi ve saygılarımı sunuyorum.