Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Tülin Durgun Yetim, çocuklara ve gençlere verilen eğitimin hiçbir zaman boşa gitmeyeceğini söyledi.
Doç. Dr. Tülin Durgun Yetim, bugün yarıyıl tatil dönemine girecek öğrencilerin, alacakları karnenin öğrencinin başarısıyla eksenli olmadığını belirtti.
Karne tatilinin öğretmen, öğrenci ve anne-baba için kontrol ve tespit dönemi olduğunu dile getiren Doç. Dr. Tülin Durgun Yetim, tatil döneminde öğretmen, veli ve öğrencinin kendi eksikliğini veya hatalı yönlerini tespit edebileceğini ifade etti.
Eğitim ve öğretimde birinci dönemin tamamlandığını ve öğrencilerin alacakları karne ile iki duyguyu birden yaşayacağını vurgulayan Doç. Dr. Tülin Durgun Yetim, “Karne her şeyin sonu değil. Yeni başlangıçların vesilesidir. Burada anne ve babalara da sesleniyorum; çocuğunuzun karnesinde zayıf geliyorsa sizin de karneniz zayıf geliyor demektir. O yüzden çoğunuzun karnesi zayıf geldiği zaman sinirlenmek ve üzülmek yerine nedenlerini araştırmamız gerekiyor. Öncelikle çözüm bulmamız gerekiyor” diye konuştu.
BU ÜLKENİN GELECEĞİ ÇOCUKLARIMIZ VE GENÇLERİMİZ
Doç. Dr. Tülin Durgun Yetim, okuyan, araştıran, ülkesi, milleti için çalışan gençler yetiştirilmesi gerektiğini ifade ederek, “Kendini, ülkesini, milletini, medeniyet değerlerini bilen, tanıyan gençlere ihtiyacımız var. 15 Temmuz’da bu ülkede darbe yapılmak istendi, şükürler olsun ki imanlı insanımız buna müsaade etmedi. O yüzden gençlerimize sahip çıkmalıyız. Milletine, devletine sahip çıkan, doğup büyüdükleri toplumun geleneklerinin, değerlerinin farkında olan, bunları yaşayan fertler yetişmek için daha çok çaba harcamalıyız. Çocuklara ve gençlere verilen eğitim hiçbir zaman boşa gitmez” ifadelerini kullandı.
Doç. Dr. Tülin Durgun Yetim, açıklamasını şöyle tamamladı: “İlk emri ‘oku’ olan, beşikten mezara kadar ilim öğrenmeyi emreden bir dinin mensupları olarak, okumaya, ilmiyle amel etmeye gayret etmeliyiz. Okumayı alışkanlık haline getiren gençler, umudumuz, geleceğimizdir. Onların iyi yetişmesi için herkes elini taşın altına koymalı, üzerine düşeni layığıyla yapmalıdır. Çünkü devletin yaşaması, ülkenin refaha kavuşması iyi eğitimli gençlerin varlığına bağlıdır” dedi.
