Facebook’un bir süredir basın davetleri gönderdiği ve arama motoru pazarına iddialı bir giriş yapacağına inanılan yeni arama fonksiyonunun tanıtılması beklenen lansman dün gerçekleşti ve beklentinin aksine farklı fonksiyonlara sahip bir arama özelliği karşımıza çıktı.
Facebook’un Graph Search veya Sosyal Ağ Araması şeklinde nitelendirdiği fonksiyon, aslında uzun süredir kullanıcıları önem verdikleri kişilerle ve diğer konularla ilişkilerini düzenleyen bazı özellikleri temel alıyor. Facebook’un map the graph şeklinde tanımladığı bu özellikler mekânlarda check-in yapma, mekânları beğenme veya paylaşma, etkinliklere katılma gibi pek çok aktivite ile kullanıcıların belirli kıstaslarla ilişkilendirilmesini sağlıyor.
Sosyal Ağ Araması ise bu bağlantılar arasında yön bulmayı kolaylaştırmak ve daha kullanışlı bir hale getirmek amacını güdüyor. Böylece kullanıcılar yeni bağlantılar edinebilecek.
Facebook, beklendiğinin aksine Google ile doğrudan rekabete girmek yerine sosyal ağ sektöründeki yerini sağlamlaştırmayı seçmiş.
Aram fonksiyonu sayfanın en üst kısmında daha büyük bir arama çubuğu olarak yer alacak. Arama yapıldığında aranan tümce sadece çıkacak sonuçları belirlemeyecek, sonuçların oluşturduğu sayfanın adı da olacak. Başlıklar düzenlenebilecek ve böylece sizin ve arkadaşlarınızın Facebook üzerinde paylaştığı içeriğin size özel bir görünümü oluşturulabilecek.
Özelliğin web aramasından farkı ise New York’ta olan ve Jay-Z hayranı olan arkadaşlarım şeklinde bir arama yaptığınızda bu iki parametrenin ortak olduğu arkadaşlar, arkadaşların paylaştığı mekânlar, fotoğraflar ve diğer içerikler ekrana gelecek. Ancak bu içeriklerin kimlere açık olduğu da göz önünde tutulacak ve ona göre gösterim yapılacak.
Henüz ilk aşamada olan arama özelliği kişiler, fotoğraflar, mekanlar ve ilgi alanları konularını temel alıyor. Dil olarak ise Sadece İngilizce destekleniyor ve pilot bölge ABD olacak. İlerleyen aylarda ise hem dil, hem bölge hem de parametreler genişletilecek.
Facebook’un bu hamlesinin ne tür bir etki oluşturacağını zamanla göreceğiz. Zaman Tüneli özelliği de ilk başlarda oldukça tepki görmüş ancak sonrasında benimsenmişti. Facebook’un sosyal tabanlı arama konusunda da önemli bir adım attığını görüyoruz. Google da bu alanda söz sahibi olmak istese de özellikle diğer sosyal ağların içeriklerini görüntüleme engellemeleri nedeniyle istediği seviyeye ulaşamamıştı.
