Hatay Gönüllüleri Konseyi Başkanı Tahir Dönmezer Hatay’ın ve Antakya’nın giriş ve çıkışlarındaki yön levhalarıyla ilgili bir basın açıklaması yayınlayarak yön levhalarındaki yanlışlıklara dikkat çekti.
Hatay Gönüllüleri Konseyi Başkanı Tahir Dönmezer konu ile ilgili yayınladığı mesajda tepkisini şu şekilde belitti;
Eğer bir kentte yaşıyorsanız, yaşadığınız bu kentin adıyla anılırsınız. Yaşadığınız kentin farkındaysanız ve tabi ki bu değerlerden haberiniz varsa;
-Doğunun Kraliçesi,
-Dünyanın en önemli üç kentinden biri,
-Dünyanın en kutsal kentlerinden biri,
– Apollon’un Daphne’ye aşık olup kavuşamadığı ‘Defne Mitolojik Hikayesi’nin yazıldığı kent,
-Dünyanın ilk olimpiyatlarının yapıldığı kent,
-Dünyanın ilk ışıklandırılmış caddesi’nin (Herot Caddesi*)bulunduğu kent,
-On altı medeniyete ev sahipliği yapmış kent,
-Dünyanın en büyük ‘Mozaik Müzesi’ne sahip kent,
-Dinler tarihinin merkezi; Müslümanlık, Hristiyanlık, Yahudilik,
-Kur’an-ı Kerim, İncil ve Tevrat’ta adı geçen kent,
-Yasin suresinde adı geçen Habibi Neccar’ın yaşadığı kent,
-Dört İncil’den birinin (Matta) yazıldığı kent,
-Dünyanın ilk mağara kilisesinin (Saint Pierre) bulunduğu kent,
-Saint Simone’un yaşadığı St. Simone Manastırı’nın bulunduğu kent,
-Hristiyanlığın doğduğu ve Hristiyanlara ilk kez “Christian” adının verildiği kent,
-Vatikan tarafından St. Pierre Kilisesi’nin kutsal haç yeri ilan edildiği kent,
-Anadolu’da Müslümanlığın ilk camisinin (Habib-i Neccar Cami) bulunduğu kent,
-Farklı inanç ve etnik yapıyı içinde barındıran, barış ve hoşgörü kenti…
Ve daha sayabileceğimiz bir sürü özelliği bulunan, gurur duyabileceğimiz bu antik kenti tanıyor musunuz?
Bu kentin neresi olduğundan haberiniz var mı? Varsa; yaşamaktan övünç duyduğumuz Antakya adına, kimliğinize sahip çıkma adına bir şeyler yapmanın zamanı gelmedi mi?
Gazi M. Kemal Atatürk’ün “Hatay, benim şahsi meselemdir.” dediği Hatay, tabi ki hepimiz için önemlidir ve Hataylı olmaktan onur duyuyoruz. Ama tereddütümüz odur ki, bilinen yaklaşık iki bin beş yüz yıllık tarihiyle birlikte “Antakyalı” kimliğimizin yok edilme düşüncesinde olduğumuzdur. Geçmişte Antakya ne ise, geleceğe de aynı şekilde taşınmalıdır.
Burası Hatay ise; Antakya ve Defne Kaymakamlığı ve Belediyesi niye var? İskenderun tarafından yani kuzeyden kent merkezine girişte tabelalarda Hatay nüfusu 493.000 gösterilmekte, Samandağ tarafından yani güneyden girişte ise tabelalarda Hatay nüfusu 480.000 gösterilmektedir. Bu rakamlar Antakya mı, Defne mi, yoksa Hatay’ın nüfusu mu? Bu rakamlar Hatay’ın nüfusu olamayacağına göre, bu kafa karıştırmaca niye?
Ayrıca Hatay bir il ve büyükşehir belediyesi ise, ne diye Antakya ya da Defne ilçe merkezlerine girişte Hatay 10 Km. Hatay 20 Km. gibi mesafe levhaları yer almaktadır. Hatay ilinin Türkiye’den Erzin – Osmaniye ve Hassa (Akbez) – İslahiye karayolu sınırı, Suriye’den ise Reyhanlı (Cilvegözü) – İdlip ve Yayladağ – Lazkiye sınır kapılarından karayolu vardır. Buralardan konulacak Hatay yön levhaları, nüfus ve mesafe levhaları olmalıdır. Ama bir ilçe girişine HATAY mesafe ve nüfus levhası koymak abesle iştigaldir.
Bu ve buna benzer konuların, problemlerin, sıkıntıların giderilmesi konusunda tüm yetkilileri, sorumlu kamu kuruluş ve kurumlarını göreve, duyarlılığa davet ediyoruz. Bu duyarlılığımıza sahip çıkacaklarına ve çaba göstereceklerine inanıyoruz.
Genelinde Hataylıyız ama özelinde Antakyalıyız, Defneliyiz, Reyhanlılıyız, İskenderunluyuz… Bunu da unutmamalıyız. Antakya, Defne ve diğer tüm ilçelerimizle Hatay’ımıza sahip çıkma adına tüm Hataylı gönül dostlarına şükranlarımızı sunuyoruz.
