featured

Gezi Parkındaki Ağaçların Dalları

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Günlerdir İstanbul ve diğer illerimizde süregelen olaylar birlik ve beraberliğimiz açısından çok tehlikeli boyutlara ulaşmaya başlamıştır. Bir an önce yetkililer tarafından gerekli tedbirler alınmazsa bu gün olduğu gibi taraflar gövde gösterisi yapmaya devam ederlerse unutmasınlar ki “kurt dumanlı günü sever.” Atasözünde olduğu gibi son kalemiz olan güzelim vatanımızı aç kurtlara yem edebiliriz.

Olayların yatışması, kargaşa ve kaosun ortadan kalkması için görev, birinci derecede hükümete düşmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti olayları doğru tahlil edip, doğru teşhis koyarak bir an önce sonlandırmalıdır. Yapılan yanlış ve hatalardan bir an önce dönülmelidir.

Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan ve bu ülkenin vatandaşı olan insanlar kendilerini yönetmek üzere bu hükümete emanettir. Hükümet bu emaneti en güzel bir şekilde korumakla yükümlüdür. Bu görev, hükümete Anayasamızın yüklediği başlıca görevlerinden bir tanesidir. Dil, din, renk ve mezhep farkı gözetmeksizin bütün vatandaşların hak ve menfaatlerini korumak mecburiyetindedir. “Ben bana oy veren yüzde ellinin hak ve menfaatlerini korurum geri kalan beni ilgilendirmez” diyemez. Şayet bunu derse anayasal suç işlemiş olur. “Toplumun yüzde ellisini evinde zor tutuyorum” sözü bunun açık bir işaretidir.

Olayları sadece Taksim Gezi Parkında kesilecek olan ağaçlara bağlayıp işte ben de iktidarım boyunca şu kadar ağaç diktim demek ya karşındakini anlamamak ya da karşındaki ile alay etmektir. Hükümet olmak o ağaçların dallarını da görmeyi gerektirir. Eğer  bahse konu dalları görmek isterseniz birkaç tanesini sıralayayım.

Yanlış  Suriye politikanızdan dolayı Şanlıurfa, Gaziantep, Cilvegözü ve Reyhanlı’daki olaylar ve ülkeyi yasa boğan acı can kayıpları karşısındaki  vurdum duymaz tavrınız.

Polisin doğu ve güneydoğuda PKK ve onun sempatizanlarının eylemlerinde ki kanunsuzluklar karşısındaki munis tavrı ile batıda yapılan masum eylemler karşısındaki sert ve haşin tavrı milletin dikkatinden kaçmamaktadır.

Cumhuriyet Tarihi boyunca ÖSYM, Polislik, KPSS ve benzeri sınavlardaki yolsuzluklar bu kadar ayyuka çıkmamıştı. Sınav iptallerini bu kadar sıklıkla yaşamamıştı.

Basında sekiz gazetenin aynı gün aynı başlıklarla yayınlanması sanırım basın tarihinde de bir ilktir. Hükümet yanlısı gazete olmak hiçbir zaman bu kadar gözde olmamıştır.

Otuz yıl boyunca büyük küçük kadın erkek asker sivil demeden bu milletin kanını döken katiller sürüsünün ellerini kollarını sallayarak silahları ile birlikte hiçbir müdahale görmeden gitmelerini görüp de dayanmak  tahammül sınırlarına aşan olaylardandır.

Türkiye Büyük Millet Meclisinde Alkol ve uyuşturucu ile ilgili kanun çıkarıp Sonra da Hatay ve ilçelerinde sekiz on yaşındaki Suriyeli sığınmacı çocukların sokaklarda “Beş paket dokuz lira” diyerek serbestçe kaçak sigara satmalarına göz yummak o ağacın dallarını görememektir.

Resmi kurum ve kuruluşlardaki Türkiye Cumhuriyeti ibaresinin kısaltılmışı olan TC nin kaldırılması teşebbüsü gerçekte Silivrilik suç iken örtbas edilip milletin dikkatinden kaçırılmaya çalışılması o ağacın en büyük dallarından biridir.

Devletini milletini bayrağını dinini canından öte seven bu milletin milliyetçilik duygusunu ayaklarınızın altına alırsanız bunu bu millet unutmaz; Taksimde ki ağacın bir dalı olarak karşınıza çıkarır.

Devleti ve milleti ile bölünmez bir bütün olan bu milleti altmış üçlükler aracılığı ile bölünme senaryosunun aktörleri olarak ortalığa salıp milleti kamplara bölmeye çalışırsanız mitinglerdeki ısmarlama kalabalıklar bu oyunun görülmesine engel teşkil etmez ve Taksimde bir ağacın dalı olarak karşınıza çıkar.

İstanbul’un tarihi görünümünü bozan gökdelenler karşısındaki “küstüm” tavrınız sizi sorumluluklarınızdan kurtarmaz.

Buna benzer gerek iç ve gerekse dış politikada sayıla bilecek onlarca görmeniz gereken dal vardır. Daha yapraklardan bahsetmedim onları da saymaya kalkarsam bunun altından ne ben ne de siz kalkabilirsiniz. Bundan dolayıdır ki bir an önce emaneti en güzel bir biçimde korumanın çarelerini bulup uygulamak milletimizi bu badireden bir an önce kurtarmak  Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin yegane görevidir.

Halkımızı da bu konuda sağduyuyla hareket etmeli. Provokasyonlara gelerek haklı iken haksız duruma düşmeden isteklerini demokratik yollardan talep etmelidir. Daha da olmuyorsa önümüzdeki seçimlerde hükümete seçim sandığında gerekli dersi verilmeli

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Gezi Parkındaki Ağaçların Dalları

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

0 Yorum

  1. 7 Eylül 2014, 20:14

    Bir buçuk yıl kadar önce yayımlanan bu fıkra gözüme ilişti. Evet kurt dumanlı havayı seviyor. Bir buçuk yıl kadar sonra yazılan bu yazıların ardından bir de ne görelim? Meğerse sınav sorularını vs . yolsuzlukları ABD de ikamet eden bedduacı hoca efendinin ekiplerinin yaptıkları söyleniyor. Hatta onun ekibi olan pek çok poliste bugünlerde tutuklanmış…Hımmm demek ki Sayın CUMHURBAŞKANIMIZ paralel yapı konusunda çok haklıymış. Hatta o kadar haklıymış, o kadar haklıymış ki; Cumhurbaşkanlığı seçimleri için ithal bir adaya bile Pensilvanya sayesinde pek çok parti iş birliği bile yaptı. Konu gezi parkında kesilen üç beş ağaç falan değildi. Birileri (yine) ihtilal hazırlığı içindeydi. Cenabı Allah’a çok şükürler olsun Sayın CUMHURBAŞKANIMIZ böyle bir ihtilali önledi. Sevgiler ve saygılar.

    Cevapla