Fitne Ve Ayrışma Yönetmeliği

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

MEB Eğitim Kurumları Yönetici Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği 28.02.2013 tarihinde yayınlandı. Bu yönetmeliğe göre Okullarımızın Müdür, Müdür yardımcıları ve Baş Müdür Yardımcısının atama ve yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esasları düzenlendi. Bu yönetmeliğe göre bundan böyle: Bakanlık müdür olacakların, en az beş yıl, Müdür yardımcısı olacakların ise, en az üç yıl sınıf öğretmenliği yapanlar, idarecilik için müracaat yapacaklar. Bakanlık müracaat edenleri  yazılı sınav yapacak. Bu sınavdan 70 ve üzeri puan alanlar kazandı sayılacak. Kazandı sayılan, idareci adaylarını İllerde Milli Eğitim Müdürü veya görevlendirdiği Müdür yardımcısının başkanlığında 5 kişilik bir komisyon kurularak. Puan ölçümü keyfi olarak sözlü yapılacak, sözlüde  alınan puan, yazılı puanla toplanacak. İdareci adayları boş olan okullara  puan sırasına göre sıraya koyacak. Sıraya giren  üç aday Valiliğe sunulacak. Valiliğe sunulan bu üç adaydan birisi idareci olarak atanacak. Özet olarak yeni idareciler böyle atanacak.

Buraya kadar bir şey yok. Aslında yok gibi görünüyor. Ancak, bu Yönetmeliğe göre atamalar artık siyasi yapılacak. İktidara yakın olanlar idareci olacak. Şöyle ki;

Ey iktidarın yöneticileri!.. Sen kimi kandırıyorsun. Bu atamada sözlü soruları soracak komisyonu, senin istediğin kişilerden kurarsan, istediğin puanı verirsen, üç kişi de Valiliğe teklif yaparsan Valilik Atamayı gerçekleştirirse, Allah aşkına bu atama Adaletli oldu, Usullere uygun oldu, demek Mümkün olur mu? Sizin adalet anlayışınız bu kadar mı? Evet iktidarın hazırladığı Yönetmeliğe uygun oluyor ama….. kadrolaşmanın, siyasetin, kalitesizliğin, belirsizliğin daniskası yapılacak. Yazık olacak.

Ayrıca son günlerdeki, kamuoyundaki kabul edilemez gelişmelerin, bir an olsun, unutulup, dağılması, yeni bir gündem oluşması için güzel bir yol değil mi?. Bunlar insanları enayi zannediyorlar. Gerçi, O çirkin olayları unutturmak için: Isıtıp, ısıtıp bir türlü yediremedikleri başörtüsü konusunun ucunu çıkardı, Başbakan, ama baktı ki tutmadı. Alelacele bu yönetmeliği çıkardı. Yeni bir gündem olsun diye.

Ben, yönetmeliğin teknik bakımından bir çok eksiklerini burada sayıp dökmeyeceğim. O konu ile ilgili kardeşlerimiz. Bakar incelerler. Ancak;

Sözlü komisyonunda öğretmenleri temsil eden sendika yetkililerinin olmayışı, Halen yönetici olarak çalışanların, Fen ve Sosyal Anadolu Liselerinin idarecilerinin nasıl atanacağı, İl dışı idareci atamalarının nasıl olacağı, Müdür Başyardımcısına sınav yapmadan görev verilmesinin yanında Müdür yardımcısı  veya Müdür yetkili öğretmenlik yapmadan 5 yıl öğretmenlik yapanlara doğrudan müdürlük görevinin verilmesi, Dönüştürülen okulların öğrenci durumlarına bakılmaksızın idareci verilmesi, Bu yazılı ve sözlü sınavlarının ne zaman yapılacağının belli olmayışı, 652 sayılı Kanuna aykırı yönetmelikle düzenleme yapılmaya kadar daha sayamadığımız bir çok eksik haksız ve ayrımcılığı adaletsizliği getiren bu uygulamalarla ileride telafisi zor açmazların kapısı da açılmış olacaktır. Gerçi bu dediklerimiz İktidar tarafından teyit edilmedi. Ama böyle yapılmak isteniyor. Bu neye benziyor biliyor musunuz? Bir tarlaya buğday ekersen buğday, arpa ekersen arpa biçersin. Bu yönetmelikle bu iktidar fitne, ayrışma ekiyor. Biçeceği de yine fitne ve ayrışmadan başka bir şey olamaz.

Neye yanacağımızı, neyi yazacağımızı, inanın bilemez olduk. Bu yönetmelikle birlikte: Öğretmenlerin politikacıların peşine düşmek zorunda kalacaklarına mı? Yandaş idareci kadrosu oluşturmak gibi, çok tehlikeli yaklaşımına mı?  Bunun sonuçlarına mı?  Yoksa : Bu günlere gelmeden önce, bir öğretmen 657 sayılı yasanın 125. Maddesinde bulunan disiplin cezaları ile ilgili maddelerde yazılı “kademe ilerlemesini durdurma cezasını “ alanlar, idareci olamıyordu. Niçin. Çünkü, bu ceza yüz kızartıcı suç ve zimmetine para geçirme, ve daha ağır suçları kapsıyordu. Onun içinde böyle davranışlar içinde olanlar  idareci olamıyorlardı. Ancak söz konusu bu atama yönetmeliğine  göre,  böyle geçmişte ceza alanlarda, sadece 4 puanı kesilerek okullara müdür veya müdür yardımcısı olarak  atanabilecek. Böylece okullarımıza resmen hırsızlar idareci olacak. İktidarın yanında görülenler idareci olacak. Bu da bu iktidara yakışır demeye bile dilim varmıyor. Çünkü memleket bizim memleketimiz. Yazık oluyor.

Buradan tüm yetkililere seslenmek istiyorum. Bu yanlıştan dönün. Yanlıştan dönmek bir erdemliliktir. Bu işler aceleye gelmez. Gündem oluşturacaksınız diye, yanlış yapmayın.

Kalın sağlıcakla. Saygılarımla.

İsmet BOZOĞLAN- Emekli İlköğretim Müfettişi.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Fitne Ve Ayrışma Yönetmeliği

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 22 Mart 2013, 13:04

    Merhabalar Hoca’m!

    Fitneliğe dair yazınızı elgiyle okudum Hoca’m. Ama hiç de hayret etmedim. Neden derseniz, çünkü bu memlekette öyle fitnelikler var ki, Milli Eğitim’de yapılanlar devede kulak kalır!

    Örneğin; Amerikalı bilim adamlarından Edwards Hammington’un açıkladığına göre, Türkiye’deki son refandumda %10’luk şişirme “Evet” oyu varmış. Bu %10’luk şişirme oy ise genelde son 10 yılda vefat etmiş seçmenlerin hayali oyları ile kapatılmış. Elbette ki vefat edenlerin oy pusulaları illere, ilçelere gönderilmemiş. Bu veriler direkt olarak Seçim Merkezi’ndeki bilgisayarlara daha öncen kaydedilmiş. Yani bu %10’luk oy seçimler başlamadan önce halihazırda bekletilmiş ve illere, ilçelere dağıtılarak seçim kazanılıyormuş. Bunun son uygulandığı ülke de Türkiye’ymiş.

    Türkiye’de yapılan son refandumda %48 olan “Evet” oyları blgisayar ile %58’e yükseltilmiş. Yani bilgisayarda manipüle olmasaydı “Hayır” oyları %52 olacak, “Evet” oyları ise %58’de kalacaktı.

    Seçimlerde böylesine ustalıkla yapılan fitnelerin yanında, Milli Eğitim’de tezgahlanan fitneliğin ne önemi kalır ki değerli Hoca’m!

    Halkımızın bilgilerine saygı ile sunulur!

    Cevapla