Güzel Kırıkhan’ımızda 1950 – 1981 Arası Bayramlarımız

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

1950’li yılları fazla hatırlamam. Ancak Kırıkhan’a Bayram heyecanı katan, Bayram yerini hazırlayan, bayramda merkez olan, ölümü ile bayram yeri şenliklerinin terk edildiği,  bayramı yaşayan çocukların sevinç ve bayram kutlamalarının kaybolduğu, Kırıkhan’ımız da Allah rahmet etsin Neccar Hacı Hasan Çelik’i iyi bilirim. Hatırlarım. Orta boylu, güler nur yüzlü, beyazlaşmış sakalı ile sevimli idi.

Bayramların gelmesini dört gözle beklerdim. Beklerdik ifadesi belki de daha doğrudur. Çünkü benim gibi her çocuk, her delikanlı, her yeni anneler ve babalar bayramların gelmesini beklerdi. İnanır mısınız bayramların gelmesini canı gönülden özlerdik.

Kırıkhan’ın Merkez (yeni camii) karşısında Menekşe sokak’ın kavuştuğu boş alan, bayram yeri idi. Burası tam olarak Muhtar Nasır’ın evinin önündeki boşluktu. Dişçi Mehmet, oğlu Remzi şuanda Yaşar’ın muayenelerinin önü idi. Bayramla ilgili kutlamaların o günlerini yazarken Rahmetlinin Oğulları Orhan ve Osman Çelik’ten telefondan görüştüm. Kendilerinden bayram yerini babaları nasıl hazırlardı. Şeklinde sorular sorduğumda: ” Babalarının Hassa’nın Küreci Köyünden olduğunu, Şekerci Hamit’lerin akrabası ile evlendikten sonra 1941 yılında Kırıkhan’a geldiğini, aşağı yukarı tam hatırlayamıyorlar 1950 yılından itibaren bayram yeri hazırlama işlerine başladığını, arife gününden başlayan çalışma ile meydanı hazırladığını. Bayram namazından sonra açılış yaptığını, babaları iki büyük kalası yere diktikten sonra, bu iki kalas arasına, bir başka kalas geçirdiğini, ortaya konan bu kalasa artı şeklinde iki ağacı bindirerek, oluşan dört kola sandık şeklinde üç kişilik çakılan sepetler yerleştirildiğini, bu sepetlerin iki kişi ile elle çevrildiğini, bu düzeneğe dönme dolap bazen de, çarkı felek dendiğini, ayrıca bir salıncak kurulduğunu, bu dolaba binme ücretinin önceleri 10 Krş. Salıncağa binme ücretinin 5Krş. Olduğunu. Daha sonra bu ücretin salıncağın 25, Dolabın 50 Krş. Olduğunu babasının 1981 yılında ölümü ile bu dolapların kurulmadığını, bayram yerinin de kalktığını söylediler. Ayrıca bu yerde süslü at arabaları, ile bayram yerine gelenler bindirilerek Kırıkhan’ın içinde ve koyuncu Höyüğünün yanına kadar gezdirdiklerini. Yine bu meydanda Kırıkhan Gazozcularının, Bici-bicicilerinin, patlatılmış darıcılarının, annep satanların, akide şekercilerin, pamuklu şeker satanlardan sarı bülbül diyerek bağıran (kaynamış nohut’un üzerine biraz kimyon ve tuz atarak) satanların, olduğunu bayram alanının çok kalabalık ve şenlikli geçtiğini” ifade ettiler. Ayrıca “o günleri hatırlatan fotoğrafların kendilerinde var olduğunu” söylediler.

Bayramlar gelmeden birkaç gün önceden evler, bahçeler, silinir süpürülürdü. Bayram için kömbeler, tuzlu halakalar(Kahkeler) yapılırdı. Eve kolonyalar bayram şekerleri alınırdı. Uzaklarda okuyan veya çalışan ağabeylerimizle birlikte en yeni elbiselerimizi giyerek bayram namazına giderdik. Namazdan sonra başta imam olmak üzere herbayramlaşan yanına durarak büyük bir yarım ay olur. Böylece camii’deki herkes birbiri ile bayramlaşarak, küslerde barışırdı. Bazen de Arefe günü Mezarlıkları ziyaret ederdik. Mahallenin bütün çocukları önde, büyükler arkada her eve, akraba olsun olmasın, tanıdık olsun olmasın mutlaka uğranılarak ev sahibinin elleri öper, ikram ettiği şekerleri alır cebimize doldururduk. Bu tören bittikten sonra Neccar Hacı Hasan’ın hazırladığı bayram yerine gider salıncaklara, dönme dolaba, çarkı felek’e binerdik. Ben At arabası ile gezmeyi çok severdim. Arabaya binenler, bildikleri şarkı ve türküleri söylerdi. Bu söylenenler genelde okulda öğrendiğimiz marşlar ve şarkılar olurdu. Ne de çok sevinirdik. Belki size abartılı gelecek ama kendimizden geçerdik. Paramız kaldı ise Kırıkhan gazozu, pamuklu şeker…gibi yiyecek ve içeceklerden alırdık. İnşallah bu günün yöneticileri böyle mekanlar hazırlayarak, coşku ile  bayram yapma mutluluğuna bizleri kavuştururlar, şeklindeki temennilerimi de bu arada belirtmeden geçemeyeceğim.

Hacı Hasan’a bu vesile ile bir kere daha, Allahtan rahmet etsin dileklerimle, bütün okuyucularımın ve Tüm İslam Aleminin huzur ve sağlık bulması dileklerimle, Ramazan Bayramlarını tebrik eder, hayırlara vesile olmasını Yüce Allah’tan (C.C) dilerim.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Güzel Kırıkhan’ımızda 1950 – 1981 Arası Bayramlarımız

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

0 Yorum

  1. 12 Ağustos 2013, 09:30

    Hacı Hasan gerçekten de çok değerli, demokrat, saygın ve kâmil bir insandı. Güleryüzlü ve sevecendi. Bu vesieyle Hacı Hasan’a Allah’tan rahmet diliyorum. Bugünlerde Hacı Hasan gibi değerli, saygın ve sevecen insanlara daha çok ihtiyacımız var.

    Cevapla